Bugünkü şansınız :

  • Hayatı roman olamamış kadınlar -Aliye
    29/09/2011 - 0 Yorum
    Herkes kendi yaşadığı acıyı bilir. Kaderdir, yazgıdır ama bana kalsa şiddet suçlarına en ağır cezalar verilmeli ve can alanın canı alınmalı derim. Münevver KARABULUT olayını hatırlarsınız. Bir genç kız çığlık ata, ata öldürüldü ve cesedinin kolu bacağı kesilerek, çöpe atıldı. Buna benzer başka olaylar ve başka acılar da var. Sevdiği, seviştiği kızın cesedini havalandırma boşluğundan atandan, töre diye kızını, torununu tavuk kümesinin altına gömen insanlara kadar ne olaylar yaşandı bu ülkede. Mağduru hep kadınlar olan, baskı şiddet gören, ölen, öldürülen hayat hikayeleri yaktı…

Politika ve Teyemmüm / Hatıra defterimden





Geçmişte bir dönem politikada da yer aldım. Gerçi kanım o işe bir türlü ısınmadı ve çok kısa zamanda bıraktım. Ancak politika özel yetenek isteyen bir alan ve sanıldığının aksine öyle herkesin de kolayca içine sindirip yapabileceği bir meslek olmadığı gibi, bazıların da dediği gibi kutsal bir vatan borcu da değil.

Yine de hor görmem. Gerçekten ciddi yetenek istiyor. En çok da pişkin olmanız gerekiyor. Kaybedince üzülmenin verdiği eziklik hissi bir yana, kazanınca bile çok geniş ve rahat bir insan olmanız gerekiyor. Her söylenen lafa kafanız takılıyorsa ve lafınızı sözünüzü ölçüp, biçip tartarak konuşuyorsanız işiniz zor. Yani kibar, naif, üzülen, kırılan ve duygusal biri iseniz aman politikadan uzak durun derim...

E
ski dönemlerden bir Belediye başkanı ile birlikteyiz. Ciddi su sıkıntısı var şehirde ve küçük yerde vatandaş durmadan sitem ediyor. Üstelik evlerin çoğunun üst katında su tankları veya hidroforları da yok. Bütün beklentiler belediye tarafından karşılanmak zorunda...

Bir vatandaş bizi durdurdu bir müddet su sıkıntısı ile ilgili derdini anlattıktan sonra, başkanının her şeye bir mazeret bulmasından sıkılmış olmalı ki az densizce ve azıcık da sinirle şu garip cümleyi kurdu...

-"R
eis bey, reis bey her gün sular kesiliyor, saatlerce gelmiyor. Artık su kesilir korkusundan sevişemiyoruz bile..."

Belediye başkanı ise hiç istifini bozmadı. Oldu da bitti maşallah der gibi ellerini birbirine vurdu ve:

-"Bundan sonra kuru sistem X iş yapacaksın Mehmet abi. Suya sabuna para vermeyeceksin" dedi. Adam donup kaldı ben gülmemek için kendimi zor tutarken başkan hem söylenip, hem gidiyordu...

"-Allah Allah teyemmüm diye birşey var" diyerek.




Bu yazıyı paylaş: :

0 yorum:

Yorum Gönder

Buraya yorum yazabilirsiniz. Niye yazmıyorsunuz?

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

  • Acemaşiran
    10/07/2012 - 0 Yorum
    Sevgili günlük kalkamam dedim ama zoruma gitti biz eskiden böyle değildik ki sabahları erken kalkar sabahçı kahvelerinde fırından yeni çıkmış sıcacık pidenin yanında yudumlardık çaylarımızı kalk dedim oğlum! böyle olmaz uykuda olsa yenilmemen gerek gerçi kuşlar da yardım etti kalkmam için yine de elimde çalar saat öylece uyumuşum bir süre daha. aslında sokağa çıkınca biraz mahcupdum benden erkenciler vardı zaten ben "hep erken yada geç kalırdım hayata." şöyle bır adımlayayım kasabayı sabah sabah şu tatlı su akan çeşmede avuçlarıma tatlı bırkaç yudumda alayım senı kimseler…
  • saklayacak bir şeyim mi var?
    02/09/2015 - 4 Yorum
    Sanal alemde tanıştığım bazı kızların acayip bir huyu var: bi kaç dakika sonra cep teli istemek. vermeyince de soru geliyor. -saklayacak bir şeyin mi var? ~babam beni göster ablalara pipini diyerek yetiştirmedi ki. var tabi. Tc kimlik no mu, anne kızlık soyadımın 2nci ve 3ncü harfini veremem örneğin. veya abazan değilim ki her tanıştığım kıza telefonda kartal kalkar, dal sarkar diye tekerleme anlatayım. Ola ki ciddi bir ilişkin oldu. meraklandın kızın cep telefonuna sarkıp bi bakim dedin. A olur tabi aşkım, ver bu arada ben de seninkine bakayım durumları.. Ooo her selam…
  • no:5 / az sabret, zaferi görürsün yakında
    23/07/2009 - 0 Yorum
    japon turist ablalar.yurdum abazanlarının eline düşmemişler henüz. o yüzden zafer mağruru bir bakışları var.24 saattir Newyork'tayım bir allahın kulu ellemedi modunda gezinmekteler. Gerçi tiplerindeki bozukluk bir zaman ülkemize de uğramış olabilecekleri izlenimi veriyor ama.bize de bekleriz hanım ablalar.bakalım bizim mahalleden geçtikten sonra da o parmakları ve popoyu dik tutabileceniz mi?