Bugünkü şansınız :

  • no:1 / yalınayak baldır çıplak sokakta yürünmez
    23/07/2009 - 0 Yorum
    işte ilk mahalle baskısı aday adayımız olan güzel kurbanımız...Yavrum mevsim yaz diye öyle sokağa çıkılır mı? götürcekler merkeze bu baştan belli de sonrasında ne olur ne olmaz bak onu ben bilemem.Aslında çok anormal karşılanmayabilecek bu kıyafet mahalleden mahalleye hoşgörü sınırlarını ne kadar ihlal eder bilinmez ama abla zaten en büyük hatayı otoyola çıkmakla yapmış. O sarı çizgiler de seni kurtarmaz. Biz ki picca bacca'yı elin değil bi gecede gelin etmişiz.Bu otoyolda var sen düşün şimdi başına gelebilecekleri. Şimdi şurdan bir araba çıkar sen ezilirsin, mezilirsin. Gel! şöyle…

Ne zaman, nasıl öldürdüm ben sizi?



Tanıdığım bazı eski dostlar var, bir o kadar da yeni. Hatta bir kısmı da blog dünyasından. Böyle izlemeye alıp da unuttuklarımızdan değil. Hani insan merak ediyor can ciğer kuzu sarması gibi sanırsınız ya. Herkes birbirinin hatırını sorar. Birbirini yorumlar. Sonra bakarsın, o yazmaz, sen yazmazsın öyle unutulur gider...

Blog alemi küçük, bir gün bir yerlerde karşılaşır insan okurken ve selam verir bir yorumda okur yazar. Yine hal hatır sorulur. Ancak ya reel dünyanızda bir şekilde yer almış dostlarınız.
Hani okul arkadaşlarınız, vefasız çıkmış sevgilileriniz, bir zamanlar muhabbetinizin çok iyi olduğu arkadaşlarınız. Yediğiniz içtiğiniz ayrı gitmeyen insanlar. Onlar neden kayboluyor?

Neler oldu da, nasıl oldu da birden araya bunca mesafeler girdi şaşarsınız. Eski defterleri yokladığınızda genelde unuttuğunuz, aklınıza pek gelmeyen bu insanların en azından sizin pencerenizde bariz hataları olduğunu görürsünüz. Bir yerde yanlış bir algı, yanlış ve onarılmayan bir davranış. Vefasızlık, kırıcı bir dialog ya da duyarsızlık. Ya da siz onların hatıra defterlerinden silinmişinizdir benzer sebeplerden.

İnsan yüreği zaten kısıtlıdır. Onca enginliğe rağmen öyle dost, arkadaş sevgili hümanist bile olsanız yüzlerce binlerce insan sığmaz bir yüreğe . En azından unutulmayacak kadar sığmaz. Ama beynimize ne oluyor? Neden siliyor hatıraları? Bir çok unutmak istediğimiz acı hafızamızda aynı günkü tazelikte dururken neden bazı insanları sıradanlaştırıp, yok ediyor beynimiz? Bir bilen var mı?

Sahi, adını unuttuğum, telefonunu hiç hatırlamadığım dostlarım. İnanın, bana kalsa unutmak istemezdim. İhtimal siz de beni unuttunuz ama merak ediyorum. Ne oldu da ne zaman öldürdüm ben zihnimde sizi. Nasıl bir kar tanesi gibi bu kadar çabuk eriyip gittiniz? Siz mi, yoksa ben mi söyleyin hangimiz daha çok vefasızız, hayırsızız, umarsızız?

Hadi bana bir ipucu verin. Adınızın baş harfi neydi sizin?
Yoksa zaten yok muydunuz, bu kadar mı değersizdiniz?
Hayat bir oyundu ve siz zaten hiç mi olmadınız?


İlk Yayınlanma Tarihi : 05 03 2010 20:19
           Eastern European Summer Time


Bu yazıyı paylaş: :

0 yorum:

Yorum Gönder

Buraya yorum yazabilirsiniz. Niye yazmıyorsunuz?

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

  • Ariflere sevdanın tarifi
    06/10/2010 - 0 Yorum
    sevda yaşadığın şey ne olursa olsun aslında ne demek biliyor musun?işin aslı, sözün özeti, yaşadıklarından pişman olmamaktır sevda anlıyor musun. bir insana, seni tanığım güne diye lanet okumamak, bozmamak iyi niyetinisevda yıllar sonra bile gülümseyerek umutla yüreği sevinçle titreyerek anabilmek ötekini. sevda bitse de, tükenip, bitmemek.sevda belaya ve kavgaya dönüşmeyen, sevda bozulmayan çirkinleşmeyen.sevda paylaştığın kişinin gerçeği ne olursa olsun onu hep beyaz, hep masum ve temiz görebilmek. sevda kin gütmemek, kem söz etmemek.sevda içine kanayıp dilini tutabilmek, sevda…
  • Eti-ket19
    15/10/2009 - 0 Yorum
    Blog rekoru peşinde miyim? Yok canım siz daha çoksunuz ben TEK'im diyorum. Hepinize yetişmeye çalışıyorum ama yetişemem biliyorum. O yüzden peşin peşin pes ediyorum.
  • Abarttık, kekini de kabarttık
    28/10/2011 - 0 Yorum
    Tasarım güzel şey, haşarı, uçarı, özgün. Her zaman düzgün, kullanışlı şeyler çıkmıyor ortaya. Bazen de tasarımcılar işi abartıp hiç de yüzüne bakılmayacak ürünler üretebiliyorlar. Ancak onları eleştirirken şevklerini, heyecanlarını da kırmamak gerekiyor.Abuk tasarımlar, bazen sivri zeka çözümler halinde de kendini gösterebiliyor. Bazen de çok kullanışsız, itici şeyler olarak da hafızalarımızda yer ediyorlar. Hepiniz mutlaka bu tip değişik şeyler görmüşsünüz ve yok artık demişsinizdir. İşte bu ayakkabı da benzer tasarımlardan biri. Bir köpeği giyiyor gibisiniz. Sitesinde bir kaç…