Bugünkü şansınız :

  • Goodmorning bana
    16/01/2010 - 2 Yorum
    Computer denen şu illeti, pardon aleti karmaşık xls ile cad dosyaları dışında kullanmazken yorgun argın kendimi attığım odamda kahvem ve televizyonumla sessiz sakin dizilerimi izlerken arkadaşım ve can düşmanım (dostum kulakların çınlasın!) ALPer beyin değerli katkılarıyla mail almak vermekten ve google ile wiki de serseri takılmaktan bıkarak blog kabilesine katılıyorum. bunun için bir takım kabile gelenekleri varmıdır yokmudur bilmediğimden yol yordam bilmeden aranızdaysam affedin... kendi kuyruğumu, pardon kurdelamı kendim kestim anlayacağınız. blog denilen şu yazıtlara mısır…

Kısa, kısa tavsiyeler



DAİRENİZİ KÜÇÜK, HAYALLERİNİZİ BÜYÜK TUTUN

İnsan hayal ettiği müddetçe yaşar, demiş şair. Hayatın gerçekleri ne kadar zorlu olursa olsun siz yine de içinizde hep bir umut taşıyın. Büyük düşünün, ama dairenizi küçük tutun. Yani memleketi kurtarmayı düşünebilirsiniz, ancak işe önce en yakınlarınız için çok daha iyi koşullar sağlamaya harcayın emeğinizi. Küçücük dünyanızda büyük hayalleriniz ulaşılamaz değildir. Ancak her aklınıza estiğinde memleketi kurtarmaya kalkar da mangalda kül bırakmayan sohbetlerle ömrünüzü harcarsanız, bir bakarsınız kendiniz ve sevdikleriniz için bir şey yapamamışsınız.

SİNEMAYA GİDİN VEYA RÜYA GÖRMEYE DEVAM EDİN

Sinema hayattan kesitler sunan ve sizi izlediğiniz filmin kahramanlarından biri yapabilen büyülü bir şey. Şehrinizde, kasabanızda bu imkanınız olmasa da mümkün oldukça şehir dışına çıkarsanız sinemaya gidin. Eğer bu şansınız yoksa gördüğünüz güzel rüyaları uyandığınızda gözlerinizi kapayıp yeniden canlandırmayı deneyin. Bazı rüyalar, sinema filmlerini aratmayacak güzellikte olabiliyor. Yediğiniz yemeğin üstüne bir çikolata gibi düşünün rüyaları. Hayatın size güzel bir armağanı gibi algılayın. Arada bir gözlerinizi kapatıp, uzaklara dalmayı deneyin. Rahatlarsınız.

BİR YANLIŞI DÜZELTİN veya İYİ BİR ŞEYLER YAPIN.

İyiliği emretmek, kötülükten sakındırmak aynı zamanda bir ibadet de sayılır. Aksak ve eksik gördüğünüz bir şeylerin değişmesine gücünüz yetiyorsa bunu yapın. Olmadı her şeye maydanoz olmadan dilinizle uyarabiliyorsanız bu aksaklığın giderilmesi için sözle bir şeyler yapın. Küçük de olsa her gün iyi bir şey yapmayı deneyin. Betonu delen suyun gücü değil damlaların sürekliliğidir, derler. Az da olsa devamlı olan ibadetler de makbuldür. Güzel alışkanlıklar edinin.

KAFANIZA TOKADAN BAŞKA ŞEYLER TAKMAYINİnsanı gam duvarı nem yıkar, derler. Ayağınızı sıcak, başınızı serin tutun. Ayağınızı yorganınıza göre uzatın. Ak akçe kara gün içindir, az para biriktirin. Kafanıza tokadan başka şeyler takmayın. (Erkekseniz toka da takmayın). Hayat kısa ve çokça üzülmeye değmez bir istasyondur. Kendi kendinize huzursuzluk ve mutsuzluk yaratmayın. Eşiniz, dostunuz, çoluk çocuğunuz ve diğer insanlarla iyi geçinin. Arada bir fıkra okuyun. Bir tebessüm, bir sadaka yerine geçermiş; sevdiklerinize gülümseyin.

Yapın işte bir şeyler canım. Hepsini ben mi söyleyeceğim?…
Bu yazıyı paylaş: :

0 yorum:

Yorum Gönder

Buraya yorum yazabilirsiniz. Niye yazmıyorsunuz?

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

  • eşek dilli olmak için, illa eşek olmak gerekmez
    04/05/2010 - 0 Yorum
    bugün eşek dilimi koparasım geldi. bu dil ne işe yarıyor anlamıyorum.ve ben yaradığı iş dışında nelere kullanıyorum onu. el öpüyor, etek öpüyorum. yalan değil ama yanlış söylemekten tüy bitiyor üzerinde. yılanı değil ama uyuyanı deliğinden çıkarabiliyor. konuştukça kuruması gerekirken ıslanıyor büsbütün. eskiden zehir olup sokardı şimdi şeker gibi ama sonuç değişmiyor. dilim; seni ısırıyorum. zehrinle öldür beni...
  • Dream Machine - I
    18/06/2011 - 0 Yorum
    -"Tükürsene Kutay!" diye bağırdı Pembevil. Sen de tükürsene alçak herif.-Yoo! dedi delikanlı. Bu kez olmaz, bu kadar olmaz. -"Salak!" Diye bir kafa vurdu Pembevil açık asansör kapısına X işareti gibi açılmış vücuduyla. Başını öne eğerek aşağıya baktı, üstü başı pislik içinde asansörün halatına tutunmuş yukarı çıkmaya çalışan Meryem'le gözgöze geldi. -Hala düşmedin mi sen? dedi ve tasmasından kütüklüğüne asılı minik yavru köpeği aşağı fırlattı. Meryem "Hayırrr" diye bağırdı. Atma onu! Tek eliyle tutunduğu halattan sarkarak yavru köpeği tutmaya çalıştı ama nafile. Köpek tüm anıları…
  • Herşeyin bir usulü var, balkona don asmanın bile
    04/05/2010 - 0 Yorum
    bizim mahallede az hafif meşrep bir abla var. sürekli şikayetçiymiş halinden. erkeklerin gözü hep üstümde diye. oysa bir çok erkek altına bakmaya utandığından belki de üstüne bakıyor. ah be ablam, bilmez misin kirli çamaşırları yıkadığında don asmanın bile bir usulü vardır. en alta asacaksın, üstüne de bir beyaz fanila örteceksin. hatta askıları da dışına gelmeyecek. tabi gerçekten bu durumdan rahatsızsan.