Birkaç Blog Hikayesi

Buralar eskiden hep dutluktu. Sonra taze çiçeğe konan kelebekler gibi, gelenler bir üşüştüler ki; sorma gitsin.
Tabi her güzel şeyin sonu geldiği gibi, gidenler gitti, kalan sağlarla artık burada başbaşayız. Neler yazmışız, çizmişiz haydi birlikte okuyalım. Bakalım neler varmış...

tio yazar
cins etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
cins etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

İlk cinsel deneyim - 2

14 yorum:


Yeğen önce bir kaç dua okudu, kısa birşeyler. Dediğine göre "3 kulhu, bi elham" ile bile gelirlermiş. Derken soru cümleleri kurmaya başladı. Geldin mi, geliyon mu? tarzında. Sonra üstünde üçümüzün işaret parmağı olan fincan başladı hareket etmeye...


Önce n'oluyoruz falan dedik, sonrasında fincan harflere gidip gelmeye başladı. Sanırım yeğen fincanı bir şekilde ittiriyor diye geçirdim içimden. Azıcık daha yoğunlaştım parmak ucuma. Yok, karşımızda "in ya da cin" ne varsa ciddi ciddi bizimle iletişim kuruyordu.

Normal sohbet tadında olmasa da yeğen bir şeyler sordu, bizden de bir şeyler sormamızı istedi sorduk. Bizim şaşkın bakışlarımız ve azıcık tırsmış halimiz devam ederken, resmen Saadettin TEKSOY tadında muhabbet ettik "cin" arkadaşla fincan yardımıyla. Bir müddet sonra "cin" arkadaşı göndermeye karar verdik ve gönderdik. Korkunç değil ama ilginç bir deneyim olmuştu bizim için. Biz arkadaşla hayretle birbirimizin gözlerine bakarken, yeğen anlatmaya devam ediyordu.

-"Cin'lerin erkeği dişisi olurmuş (gay'leri ya da lezbiyenleri var mı soramadım)".
-"Müslüman’ı, hristiyanı, ateisti olurmuş."
-"Ciddisi, öfkelisi, sinirlisi, gıcık ya da komik olanları olurmuş"

-"İnsanların iyisi ile kötüsü ile arkadaşlık yapanı, kanka olanı olurmuş"
-"Aslında, dileyen herkes onlarla kolayca iletişim kurabilirmiş (tabi ben gibi tırsmazsa)"
-"Getirmesinden önce, göndermesini öğrenmek durumundaymışsın. Kibar ve usulünce"

Yeğen gittikten bir kaç hafta sonra bu konu geldi yine arkadaşla aklımıza. "Ulan bizi kesin işletti bu" diyerek hazırladık yine sehpayı, kâğıtları. Başladık ondan gördüğümüz kadarıyla seslenmeye. Ancak biraz daha özensizdik ve onun çağırdığı "cin"in adını unutmuştuk. Rastgele seslendik. "dur bakalım n'olcak?" diyerek.

Bizim fincan yine başladı gidip gelmeye, bu sefer "ödümüz şeyimize" biraz daha karıştı. Karanlıkta birbirimizin yüzüne baktık. Bir "cin" daha bizimle iletişime geçiyordu. Ancak bu kez sorularımıza "dandik" cevaplar alıyorduk. Resmen gelen her kimse "korktuğumuzu" anlamış olmalıydı. Abuk, subuk cevaplar, düşük kelimeler. Bu cin pek iyi Türkçe bilmiyor herhalde dedim arkadaşa, gülüştük. Ama karşıdan gelen cevapla azıcık daha "zçtık" çünkü fincan biraz daha sertçe sağa sola giderek "alay etme" yazdı. Biz içimizden "euzu besmele" çekmeye başladık.

Her neyse. Usulünce "cin" arkadaşa "bye" dedikten sonra ışıkları açtık ve kendi kendimize "bu işin .oku" çıkacak diyerek iletişim kurmaktan vazgeçmeye karar verdik. Geçmişe dönüp baktığımda "ilk cinsel deneyimden" aklımda kalanları sizlerle paylaşacak olursam.

1- Bu işlere meraklanmak, öyle pek de matah birşey değil ama meraklanan herkesin bir şekilde iletişim kurma ihtimali var. Yalnız azıcık işin ehli olmazsanız, "cinTV" çekiyor da "karlamalı çekiyor" biraz.

2- "Hadi ya! Bu devirde cinlere mi inanıyon İbram abi?" diyonuz ihtimal içinizden. Ben de diyorum ki "Mars'ta su bulunmuş" dediler, yediniz. Uzaylılar geliyooo desem,kesin aklınız yatar. Vampir filmleri kapalı gişe oynar. Heros vs.yi zaten "inandık, iman getirdik" tadında izliyoruz.
Ne diyeyim. İnsanoğlu bu burçlara, Mistik güçlere, Çakra’lara inanır da Cin’sel konular aynı zamanda Din’sel konularla uyumlu diye inanmayabilir. Bu konuya fazla kafayı takmak gereksiz, “Cin”ler yerinde sağ olsun ama illa merakınız varsa buyurun kendiniz deneyin, görün.

3- Ben ise zamanında bu işlere biraz daha merak sarıp, bunun bir bilgisayar programını yapsam "Cinchat" falan oluştursam. CinMSN'si falan icat etsem diye kafayı yordum falla. Salaklık parayla değil ya, yaptım işte. Nitekim siz de olayı abartıp "Google"a başvurup bir "CinTALK" uygulaması isteyebilirsiniz.

Uzun lafın kısası, benim ilk cinsel deneyim de böyle bir şeydi. Başkalarının ballandıra ballandıra anlattıklarına benzemese de bu da benim hikâyem işte. Umarım en azından bazılarınızın hoşuna gitmiştir.

Saygılar.....



Yeğen önce bir kaç dua okudu, kısa birşeyler. Dediğine göre "3 kulhu, bi elham" ile bile gelirlermiş. Derken soru cümleleri kurmaya başladı. Geldin mi, geliyon mu? tarzında. Sonra üstünde üçümüzün işaret parmağı olan fincan başladı hareket etmeye...


Önce n'oluyoruz falan dedik, sonrasında fincan harflere gidip gelmeye başladı. Sanırım yeğen fincanı bir şekilde ittiriyor diye geçirdim içimden. Azıcık daha yoğunlaştım parmak ucuma. Yok, karşımızda "in ya da cin" ne varsa ciddi ciddi bizimle iletişim kuruyordu.

Normal sohbet tadında olmasa da yeğen bir şeyler sordu, bizden de bir şeyler sormamızı istedi sorduk. Bizim şaşkın bakışlarımız ve azıcık tırsmış halimiz devam ederken, resmen Saadettin TEKSOY tadında muhabbet ettik "cin" arkadaşla fincan yardımıyla. Bir müddet sonra "cin" arkadaşı göndermeye karar verdik ve gönderdik. Korkunç değil ama ilginç bir deneyim olmuştu bizim için. Biz arkadaşla hayretle birbirimizin gözlerine bakarken, yeğen anlatmaya devam ediyordu.

-"Cin'lerin erkeği dişisi olurmuş (gay'leri ya da lezbiyenleri var mı soramadım)".
-"Müslüman’ı, hristiyanı, ateisti olurmuş."
-"Ciddisi, öfkelisi, sinirlisi, gıcık ya da komik olanları olurmuş"

-"İnsanların iyisi ile kötüsü ile arkadaşlık yapanı, kanka olanı olurmuş"
-"Aslında, dileyen herkes onlarla kolayca iletişim kurabilirmiş (tabi ben gibi tırsmazsa)"
-"Getirmesinden önce, göndermesini öğrenmek durumundaymışsın. Kibar ve usulünce"

Yeğen gittikten bir kaç hafta sonra bu konu geldi yine arkadaşla aklımıza. "Ulan bizi kesin işletti bu" diyerek hazırladık yine sehpayı, kâğıtları. Başladık ondan gördüğümüz kadarıyla seslenmeye. Ancak biraz daha özensizdik ve onun çağırdığı "cin"in adını unutmuştuk. Rastgele seslendik. "dur bakalım n'olcak?" diyerek.

Bizim fincan yine başladı gidip gelmeye, bu sefer "ödümüz şeyimize" biraz daha karıştı. Karanlıkta birbirimizin yüzüne baktık. Bir "cin" daha bizimle iletişime geçiyordu. Ancak bu kez sorularımıza "dandik" cevaplar alıyorduk. Resmen gelen her kimse "korktuğumuzu" anlamış olmalıydı. Abuk, subuk cevaplar, düşük kelimeler. Bu cin pek iyi Türkçe bilmiyor herhalde dedim arkadaşa, gülüştük. Ama karşıdan gelen cevapla azıcık daha "zçtık" çünkü fincan biraz daha sertçe sağa sola giderek "alay etme" yazdı. Biz içimizden "euzu besmele" çekmeye başladık.

Her neyse. Usulünce "cin" arkadaşa "bye" dedikten sonra ışıkları açtık ve kendi kendimize "bu işin .oku" çıkacak diyerek iletişim kurmaktan vazgeçmeye karar verdik. Geçmişe dönüp baktığımda "ilk cinsel deneyimden" aklımda kalanları sizlerle paylaşacak olursam.

1- Bu işlere meraklanmak, öyle pek de matah birşey değil ama meraklanan herkesin bir şekilde iletişim kurma ihtimali var. Yalnız azıcık işin ehli olmazsanız, "cinTV" çekiyor da "karlamalı çekiyor" biraz.

2- "Hadi ya! Bu devirde cinlere mi inanıyon İbram abi?" diyonuz ihtimal içinizden. Ben de diyorum ki "Mars'ta su bulunmuş" dediler, yediniz. Uzaylılar geliyooo desem,kesin aklınız yatar. Vampir filmleri kapalı gişe oynar. Heros vs.yi zaten "inandık, iman getirdik" tadında izliyoruz.
Ne diyeyim. İnsanoğlu bu burçlara, Mistik güçlere, Çakra’lara inanır da Cin’sel konular aynı zamanda Din’sel konularla uyumlu diye inanmayabilir. Bu konuya fazla kafayı takmak gereksiz, “Cin”ler yerinde sağ olsun ama illa merakınız varsa buyurun kendiniz deneyin, görün.

3- Ben ise zamanında bu işlere biraz daha merak sarıp, bunun bir bilgisayar programını yapsam "Cinchat" falan oluştursam. CinMSN'si falan icat etsem diye kafayı yordum falla. Salaklık parayla değil ya, yaptım işte. Nitekim siz de olayı abartıp "Google"a başvurup bir "CinTALK" uygulaması isteyebilirsiniz.

Uzun lafın kısası, benim ilk cinsel deneyim de böyle bir şeydi. Başkalarının ballandıra ballandıra anlattıklarına benzemese de bu da benim hikâyem işte. Umarım en azından bazılarınızın hoşuna gitmiştir.

Saygılar.....

Çok okunan yazılar