Birkaç Blog Hikayesi

Buralar eskiden hep dutluktu. Sonra taze çiçeğe konan kelebekler gibi, gelenler bir üşüştüler ki; sorma gitsin.
Tabi her güzel şeyin sonu geldiği gibi, gidenler gitti, kalan sağlarla artık burada başbaşayız. Neler yazmışız, çizmişiz haydi birlikte okuyalım. Bakalım neler varmış...

tio yazar
29 Ekim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
29 Ekim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Siz neyi test ediyorsunuz kardeşim?

Hiç yorum yok:
Milletin sabrını mı, daha ne kadar ayrışabileceğini mi?
Sizin kör çekişmelerinize ne kadar daha sabredeceğinizi mi? Taraftarlarınızın, fanatiklerinizin ne kadar olduğunu mu?

Sözüm iktidar ve muhalefet partilerine. Al birini, vur ötekine bir inatlaşmanın içine düşmüş iki parti, iki lider kör dövüşü yapıyor. Üstelik de "Cumhuriyet" gibi ortak bir değer üzerinden.

Neymiş Miting düzenleyecekmiş muhalefet, iyi bayramı mı buldunuz? Neymiş güvenlik sorunu varmış, istihbarat almış iktidar. İyi de senin görevin güvenlik tedbirleri almak değil mi? Artık rahatça bayram kutlamayacak mıyız?

Dahası bu tip kutlamalar eskiden protokol ve emrivakilik yüzünden hoş karşılanmazken, şimdi toplumsal bir destek buluyor. Bu halkla beraber kutlamaktan neden gocunuyorsunuz ki. Ya da muhalefet neden her kutlamayı provakosyana çevirmek zorunda hissediyor kendini.
 
Bizzat başbakan dahil, iktidardan her bakanın katıldığı toplantılarda organize olarak "yuh"landığı gözden kaçmıyor. Hoş bu hal muhalefet partisinin geçmişine bakıldığında çok da bilinmedik birşey değil. Bizzat başbakan dahil, iktidar partisi yetkilileri de "sKim dinlesin Hasanı" tarzında muhalefeti hiç bir konuda iplemiyor, dikkate almıyor.
 
Bir bayram kutlaması yaparken bile bu denli zıtlaşma varsa ülkede iktidar-muhalefet birbirine güvenmiyor demek ki. Ya da başka hesapları var herkesin. Neden birlikte organize olup bu bayramı bayram gibi değil de miting gibi kutlarız ki. 1 Mayıs'ı yıllarca kavgalı dövüşlü kutladıkta ne oldu? Cam çerçeve indirdik de ne oldu.
 
Şu görüntüler muhalefetin işine geliyor olabilir ama iktidara düşen bu oyunu bozmak değil midir? Olası güvenlik risklerine karşı kontrollü bir şekilde miting de düzenlenebilir di. Neden olmasın. Bir TÜSİAD toplantısında kuzu kuzu yanyana oturanların bir bayramda, hele "Cumhuriyet Bayramında" biraraya gelememesine ne demeli?

İktidar sahipleri, neden kendilerini yıpratmak için bu denli muhalefetin ekmeğine yağ sürüyor, ya da yangına benzin taşıyorlar şahsen anlamış değilim. Öte yandan Ana muhalefetin muhatap alınmamak yüzünden gözünün kör olması, ülkede yaşanan sıkıntıların çözümünde değil büyümesinde "taraf" olmasına yol açacak adımlar atması da afedersiniz ama "salakça" geliyor bana.

Bu millet bayrağına da bayramına da sahip çıkmasını bilir. Seçim meydanlarında ne "Cumhuriyet" düşmanlığı ne de "Cumhuriyet adına provakasyon yapmak" oy getirecektir. Bu toplumu gerdiğinizle kalırsınız. Yapmayın, etmeyin, bayramlara da bizlere de yazık etmeyin.

Gelin bayramları bayram gibi kutlayalım. Eskisinden daha güzel, daha coşkulu. Hep eleştirirsiniz ama bir 23 Nisan'da çocukların yaptığı kadar şu bayram kutlamasını koskoca adamlar beceremiyorsa, o çocuklara bir dahaki 23 Nisan'da koltuklarınızı temelli bırakın gidin efendiler...


Not: Bu ülkenin düşmanlarına bir yerleriyle bize gülme şansı veren her meclis, kapattığı sandığı darbe kapılarını ardına kadar açtığının farkında değildir. (Bkz. 12 eylül öncesi parlemento ve siyasi parti liderlerinin uzlaşmaz tutumları)

Milletin sabrını mı, daha ne kadar ayrışabileceğini mi?
Sizin kör çekişmelerinize ne kadar daha sabredeceğinizi mi? Taraftarlarınızın, fanatiklerinizin ne kadar olduğunu mu?

Sözüm iktidar ve muhalefet partilerine. Al birini, vur ötekine bir inatlaşmanın içine düşmüş iki parti, iki lider kör dövüşü yapıyor. Üstelik de "Cumhuriyet" gibi ortak bir değer üzerinden.

Neymiş Miting düzenleyecekmiş muhalefet, iyi bayramı mı buldunuz? Neymiş güvenlik sorunu varmış, istihbarat almış iktidar. İyi de senin görevin güvenlik tedbirleri almak değil mi? Artık rahatça bayram kutlamayacak mıyız?

Dahası bu tip kutlamalar eskiden protokol ve emrivakilik yüzünden hoş karşılanmazken, şimdi toplumsal bir destek buluyor. Bu halkla beraber kutlamaktan neden gocunuyorsunuz ki. Ya da muhalefet neden her kutlamayı provakosyana çevirmek zorunda hissediyor kendini.
 
Bizzat başbakan dahil, iktidardan her bakanın katıldığı toplantılarda organize olarak "yuh"landığı gözden kaçmıyor. Hoş bu hal muhalefet partisinin geçmişine bakıldığında çok da bilinmedik birşey değil. Bizzat başbakan dahil, iktidar partisi yetkilileri de "sKim dinlesin Hasanı" tarzında muhalefeti hiç bir konuda iplemiyor, dikkate almıyor.
 
Bir bayram kutlaması yaparken bile bu denli zıtlaşma varsa ülkede iktidar-muhalefet birbirine güvenmiyor demek ki. Ya da başka hesapları var herkesin. Neden birlikte organize olup bu bayramı bayram gibi değil de miting gibi kutlarız ki. 1 Mayıs'ı yıllarca kavgalı dövüşlü kutladıkta ne oldu? Cam çerçeve indirdik de ne oldu.
 
Şu görüntüler muhalefetin işine geliyor olabilir ama iktidara düşen bu oyunu bozmak değil midir? Olası güvenlik risklerine karşı kontrollü bir şekilde miting de düzenlenebilir di. Neden olmasın. Bir TÜSİAD toplantısında kuzu kuzu yanyana oturanların bir bayramda, hele "Cumhuriyet Bayramında" biraraya gelememesine ne demeli?

İktidar sahipleri, neden kendilerini yıpratmak için bu denli muhalefetin ekmeğine yağ sürüyor, ya da yangına benzin taşıyorlar şahsen anlamış değilim. Öte yandan Ana muhalefetin muhatap alınmamak yüzünden gözünün kör olması, ülkede yaşanan sıkıntıların çözümünde değil büyümesinde "taraf" olmasına yol açacak adımlar atması da afedersiniz ama "salakça" geliyor bana.

Bu millet bayrağına da bayramına da sahip çıkmasını bilir. Seçim meydanlarında ne "Cumhuriyet" düşmanlığı ne de "Cumhuriyet adına provakasyon yapmak" oy getirecektir. Bu toplumu gerdiğinizle kalırsınız. Yapmayın, etmeyin, bayramlara da bizlere de yazık etmeyin.

Gelin bayramları bayram gibi kutlayalım. Eskisinden daha güzel, daha coşkulu. Hep eleştirirsiniz ama bir 23 Nisan'da çocukların yaptığı kadar şu bayram kutlamasını koskoca adamlar beceremiyorsa, o çocuklara bir dahaki 23 Nisan'da koltuklarınızı temelli bırakın gidin efendiler...


Not: Bu ülkenin düşmanlarına bir yerleriyle bize gülme şansı veren her meclis, kapattığı sandığı darbe kapılarını ardına kadar açtığının farkında değildir. (Bkz. 12 eylül öncesi parlemento ve siyasi parti liderlerinin uzlaşmaz tutumları)

Çok okunan yazılar