Bugünkü şansınız :

  • Eti-ket4
    11/12/2009 - 0 Yorum
    Geçmiş olsun dicem de hangi birine. Çoluk çocuk çombalak usta çırak konu komşu eş dost arkadaş herkes kırılıp geçmekte. Lan grip dokunma sevdiklerime,

Lütfen benim için ağla (*)




Ağlıyorum demişsin.
Hani erkekler ağlamaz diyordun?

Bak ağlayabiliyormuşsun. Sevin buna olur mu? Gerçekten sevin. Sevgi senin de yüreğini acıtıyor demek ki.Ben mi? Ben sevindim mi bir gece yarısı ağladığını öğrendim diye. Bir garip oldum evet. İtiraf etmeliyim.
Ama biliyordum. Bu kadar katı bir insan olamayacağını. O çelik zırhın altında pırıl pırıl bir kalp olduğunu biliyordum.
Mutluyum. Sanki bir buket gül armağan etmiş gibisin. Bir buruk sevinç. Benim için ağlıyorsun öyle mi.

Aşkımız için, sevdamız için, ikimiz için. Ağla o zaman…
Azıcık denize, azıcık buğulu gözlerine bakayım nolur? Ellerimi tut ve gözlerimin içine bakarak ağla beni sevdiğini söylerken. Saklanma gözlüklerinin ardına. Çıkar onları, gözlerini göreyim. Konuş benimle, sesin titresin ilk kez bileyim.

Ne çok bekledim seni. Ne çok. Bilmiyorsun.
Telefonum her çaldığında gözüm kapalı açıyorum kim aramış diye bakmadan. Sen ol diye umut ederek. Olmuyor. Olmuyordu bugüne kadar. Ama bugün…

Bugün beni arayıp ağladığını söylediğinde ne yaptın biliyor musun? İçimdeki kanadı kırık onlarca martıyı havalandırdın. Boynu bükük yüzlerce çiçeği canlandırdın. Dünyama ışık, hayatıma renk oldun sen. Bilmeden…

Sevdiğim. Bunları asla sana söylemeyeceğim. Sadece yazıyorum belki de hiç okumayacağın bir yerdeyim. Kendimdeyim… Bu oyun için beni affet. 


Sana bir kez daha tutulurken, rüzgârınla sürüklenen bir kuru yaprak olmak istemiyorum. Senin için yine geçici bir heves miyim bunu bilmek derdindeyim.
Yine dalında bülbül olduğun güller canını yaktığı için mi bendesin bilmeliyim.


Oysa kalbim nasıl çarpıyor bilemezsin. Kollarına atılmamak için kendimi nasıl zor tuttuğumu bilemezsin. Bilmeni de istemiyorum. Ben sensizliği ezberledim bunu iyi bilirim. Çekip gittiğin zamanlardaki yoksunluğumu… Senli bir hayatı ise öğrenmek istiyorum…

Lütfen. Ne olur.
Hadi benim için ağla…
Bekliyorum…………

(* tio'dan empati denemeleri - http://ebruliaksamlar.blogspot.com - leyla)

Bu yazıyı paylaş: :

0 yorum:

Yorum Gönder

Buraya yorum yazabilirsiniz. Niye yazmıyorsunuz?

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

  • İstikrar, iktidar ve lüks düşkünü kadınların burcu (BOĞA)
    01/05/2010 - 0 Yorum
    BOĞA BURCU KADINI (21 Nisan - 21 Mayıs) Boğa burcu kadını doğası gereği sıcakkanlıdır. Ne istediğini bildiği için size boş umutlar vermez ve sizi beğenmezse de yüz vermez. Boğa burcu kadınları keyfine düşkündür. Lüksü sever, biraz egoisttir, bencildir. Uyumludur dedikse cins huyları da vardır, alıngandır, küser, tersi pistir. Genelde su grubu burçlarıyla iyi anlaşır. Varlığa darlık olmaz, düşünün Kanuni Sultan Süleyman bile boğa burcudur. Boğa burcu kadınları parası iyi olan her işte başarılı olabilir. Fizikleri güzeldir, sakindir huzur vericidi bir yapıları vardır. Boğa burcu…
  • Ortada sandık sendromu hakkında
    27/08/2011 - 0 Yorum
    Hiç kendinizi Çağla ŞİKEL'in yediği tostun arasındaki içi geçmiş kaşar gibi hissettiğiniz oldu mu? Ya da yükü ağır gelmiş terazi gibi kendinizi kötü hissettiğiniz oldu mu? İşte o durumlardayım bu aralar.  Hayatta en zor şeylerden biri insanlar arasında kalmak, iyi niyetinizi bir türlü izah edememek, herkesin gönlünü yapmak isterken ne İsa'ya ne de Musa'ya yaranabilmektir. Ben buna kısaca "ortada sandık sendromu" diyorum. Ortada sandık sendromu yaşamanıza sebep olan olaylar genelde şöyle gelişir. Çok sevdiğiniz iki dostunuz, akrabanız vardır ve birbirleri ile geçinemezler,…
  • Tarifini değil güzelim, kendi(si)ni ver bana
    03/05/2012 - 6 Yorum
    Herkesten bir sürü mutluluk reçetesi ortalıkta dolaşıyor maşallah... yaşadıklarımızdan öğrendiğimiz dersleri paylaşıyoruz... hepimiz hayat okulundan birden öğretmen olarak mezun olmuşuz sanki. Şşş. Aman cıss, uff olursun diye öğütlerimiz var birbirimize. Kendimizin çok kısa süre önce dinlemediğimiz, (büyük ihtimalle bize anlatanların da vaktiyle dinlemediği) ben yandım sen yanma kabilinden dinlemek bile istemediğimiz öğütler bunlar. bir araya gelip kısa bir sohbetten sonra mutluluk tariflerimizi sunuyoruz birbirimize. sanki yemek programlarında yarışmacı/oyuncuymuşuz gibi,…