Tarhana çorbası nasıl pişirilmez?



Sanırım ömrümde bir kez yemek pişirme deneyimim oldu. Hani kadınlar onlar için yemek pişiren erkekleri severler deselerde. Ben yerleri süpürürüm. Bulaşıkları yıkarım. Lavabo wc temizler, gerekirse çamaşır yıkarım ama ütüyle yemek yapmayı beceremem efendim.. Haberiniz olsun.
 
Ortaokul yılları, üst kat komşumuz ve aynı zamanda ingilizce kurs hocam olan Nermin ablayla birlikte kaldık bir kaç gün boyunca. Bizimkiler tatile gittiği için. O da en az ben kadar yemek konusunda acemi. Ne varsa getirdi. Hadi ben de çorba yapayım dedim. Annem yaparken görmüştüm. Ama benimki iğrenç bir çorba oldu ve yiyemedik haliyle. Buyrun tarifi.
 
Fazla bulaşık olmasın diye öncelikle tenceresinde pişirmek için ocağa koydum tencereyi. Sonra su ekledim üstüne ve ateşi yaktım.

Hiç beklemden yavaş pişsin ve şişsin diye tarhanaları da ekledim. Onun arkasından da karıştırmaya başladım kısık ateşte. Arada bir de tadına bakıyordum ama bi halta benzemiyor. Su tadı geliyordu ağzıma. Herhalde tuzdan dedim ekledim tuzu tadı bişeye benzeyene kadar ama benzemedi.
 
Sanırım kaynamaya başladıktan sonra biraz tadı gelmiş olacak ki, hah oldu dedim ben ama bu kez de tuzluydu çorba. Nermin ablayla sofrayı hazırladık ama ben çaktırmadan tuzu telafi etmek için biraz da şeker attım içine.

İkimiz de önce çorbadan başladık,
birer kaşık aldık. O nezaketen biraz daha zorladı kendini ama sonunda bu iğrenç çorbayı yememeye karar verdik.

Sonradan gülerek olayı anneme anlattığımda. En başta su kaynamadan tarhanaların konulmaması gerektiğini ve tuzunu almak içinde biraz su biraz da tarha ekleyerek çorbayı çoğaltmanın da doğru yöntem olduğunu öğrendim.
 
Sözün özü bu da benim hayatımda pişirme teşebbüsünde bulunduğum tek yemeğin tarifi. Hani sağda solda yemek bloglarını gezerken "nasıl çorba pişirilmez" diye meraklanırsanız, buyrun işte böyle pişirilmez.

Ancak bendeniz yemek pişirmeyi bilmem ama güzel kahvaltı hazırlarım canım isteyince, üstelik öküz gibi de yerim sabahları. İster kendim hazırlamış olayım. İster hazır bulayım.
 
Anladın sen onu anladın:)
Bu yazıyı paylaş: :

6 Yorum var:

  1. Benim elim yatkındır yemek işine pek çok çeşit yemek yaptım ama çorbalara ve hamur işlerine pek bulaşmıyorum.
    Mercimeği güzel fırına veririm ama tarhanayı bir kez denemiştim onda da o kadar karıştırmama rağmen homojen bir karışım elde edememiştim.

    Hazır yufkadan çelşitli börekler yaptım ama bir kez elimi una değip poğaça yapayım dedim. Hamur kıvamına gelene kadar bir an hiç elimden çıkmayacakmış gibime geldi... Bir de fırından çıkınca yumuşacık olan poğaçalar 1 dk sonra neden taş kesildiler hiç anlamamıştım.

    YanıtlaSil
  2. ayy ben de sabah kahvalatısını acaip severim. Yalnız tarhana çorbası tersten pişirilmiş gibi olmuş güzel olmuş :D

    YanıtlaSil
  3. @Yılmaz BARIŞ: ooo sen bayağı ev kızı moduna girmişsin. seni alan yaşadı:)

    YanıtlaSil
  4. @Hayal meyal: ben de severim kahvaltıyı öğlen kalksam da kahvaltısız yapamam. Çorbada vardı bir terslik evet:))

    YanıtlaSil
  5. iyiymis :)) uzulme hic biz bayanlara temizlik yapan erkek de yeterli :)
    yazdiklarini okuyunca halime sukrettim ziya hayatta yedigim en guzel kiymali tarhana corbasini esimin ellerinden yedim :D

    YanıtlaSil
  6. temizlik yapabilmek de ayrı bir meziyettir=)

    YanıtlaSil

Buraya yorum yazabilirsiniz. Niye yazmıyorsunuz?

Çok okunan yazılar