Birkaç Blog Hikayesi

Buralar eskiden hep dutluktu. Sonra taze çiçeğe konan kelebekler gibi, gelenler bir üşüştüler ki; sorma gitsin.
Tabi her güzel şeyin sonu geldiği gibi, gidenler gitti, kalan sağlarla artık burada başbaşayız. Neler yazmışız, çizmişiz haydi birlikte okuyalım. Bakalım neler varmış...

tio yazar
otur bi adam gibi yaaa etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
otur bi adam gibi yaaa etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Kandil dolayısı ile kapalıyız!

7 yorum:


Halk olarak kendimize has bir din ve laiklik anlayışımız var. Yok, öyle siyasete dini alet edecek falan değilim. Sadece Anadolu halkının pratik zekasından, minareye kılıf uydurmasından ve kimilerimize iki yüzlülük gibi gelse de karşılıklı saygı ve sevgi kültüründen bahsedeceğim size.

Bakmayın bugünlerde samimiyet ve dürüstlük ayağı ile her haltın aleni kendimiz tarafından bloglarımızda ilan edildiğine. Artık çekinmeden çiğ, çiğ yediğimizi, içtiğimizi söylüyoruz ya eskiden öyle değildi. İnsanlar naif'ti, kibardı. Büyük ihtimal yine evlerinde her yol ankara kabilinden sevişiyorlardı ama sokakta analitik muhabbetler yapmazlardı. Evlerin içi mahremdi...

Ha! diyeceksiniz ki: yok canım sen yanlış biliyosun. Millet sokakta birbirine söverken bedenlerinin bütün açık pencerelerinden girip çıkarlardı. Ee... haklısınız ama o tip insanlar sokak ağzı kullanır ve ayak takımı olarak ifade edilirlerdi. Biz gibi reytinglerin efendisi olarak değil.

Eski yaşadığım kasabadaki anılar canlandı gözümde. Sizlere kandil simidi, güzel bayram günleri tadında şeyler anlatmayacağım ama başka bir öyküm var dinlerseniz:

Bir kandil günü camide mevlid okunacak, hocaefendi yalnız kalmış, nefesi kesilir, bitiremez. Kasabanın sesi en güzel adamlarından Kıyak İsmail' i çağırtmış evinden. "Bugün kandil İsmail gelsin mevlid okucaz" diye.
İsmail abi'ye kıyak denmesinin sebebi ise kafasının hep kıyak olması. Yani içkiyle arası iyi ve pek ayık gezmiyor. O gün de ufaktan ekibi toplamışlar, çilingir sofrasında demleniyorlarmış. Yolu yarı etmişler, etmemişler ama anlamışlar davet gelince o gün kandil olduğunu. Eyvah! napıcaz. derken, İsmail abimiz toplamış arkadaşlarını, almışlar abdestlerini, gelmişler camiye. Hoca'dan sonra almış sazı eline İsmail abi, bir asılmış...

"İndiler gökten melekler...saaaaaaffff, saffffffffffffffff" diye çınlatırken ortalığı arkadan meyhane arkadaşlarından biri bağırmış... -Yaşşaaa Len İsmail........! :)
İşte böyle, güzel bir halkımız varmış. Şişeyi bırakıp anında camiye koşabiliyorlarmış...

Bir arkadaşım vardı yıllar önce. Kendi çapında gayet dindar. Öyle derdi: Buldum mu öğle vakti manitayı, kaçırmam abi ama vakti geçmeden abdestimi alır, ikindiye de yetişirim. Oğlum o nasıl iş, haramla helal sarmaş dolaş dediğimde "günahı vebali benim ama din ile Mehmed işleri ayrı abi!" derdi. Kendi kafasında laikliği çözmüştü anlayacağınız. Abdestsiz yere basmazdı kerata, ama şimdi çoğumuz ağzımız salya, burnumuz sümük, cenabet geziyoruz...

Aynı şekilde paso seks filmleri oynatan bir sinemacımız vardı. Sinemanın yanındaki kahvesinde de kumar oynatırdı geceleri. Ancak kandillerde özenle (keçeli kalemle) camına: "Kandil dolayısı ile kapalıyız!" yazardı. Aynısını bir kaç birahaneci ve meyhaneci de yapardı. Şimdi nerdeee o nezaket... Adam cami avlusunda porno cd satıyor.

O zamanlar memlekette umumhane görmediğimden, genelevlerde de aynı uygulama var mıydı hiç bilmiyorum. Ama din devleti değildik neticede, bu abilerin üzerinde mahalle baskısı da yoktu . Ancak onlar kendilerince dini değerlere saygının bir yolunu bulduklarını düşünürlerdi. Bilmem belki de en azından başkalarına saygı adına iyi bişi yapıyorlardı...

Geçenlerde bir blogger arkadaş boynundaki T harfli kolyesi yüzünden "Haç takmış demek ki hristiyan! ben bu kızı bu gece götüreyim bi güzel hidayete erdireyim" diyerek kendisine sarkan kız arkadaşının erkek arkadaşından bahsetmişti. Demek ki; içimizde halâ ulvi düşünceli böyle ibne insan evlatlarından kalmış. Irzına geçip müslüman mı yapacaktı kızı kavat bilemedim tabi ki. Bi de bunu mübarek bi günde yapıp sevaba girmek istememiş iyi ki. Tecavüzden cennetlik olmayı uman dünyadaki ilk deve olurdu herhalde bizimkisi.

Garip bir dünyada yaşıyoruz. İlkelerimiz karman çorman, zemzem içenimizin bile kafası kıyak, yoksa müslüman memleketinde polis noktalarını basan el kaide'cileri nasıl izah edebilirsin...
Tuhafız vesselam. Ya, insanları dinsiz donsuz diyerek yargılamaya, mümkünse az pişmiş kıvamda yakmaya kalkıyoruz ya da başka insanların hatalarına bakarak; mütevazi bir hayatı tercih eden diğer insanlara öcü gözüyle bakıyoruz.

Erkeklerimiz her fırsatta yoldan az orası burası açık geçen birini O... diye damgalamaya hazır ama ihtiyarlarımızın bile O.... dedikleri torunu yaşlarındaki kızı ellerine geçirseler bir köşede ÜZMeyecekleri belli değil. Delikanlıların ise bir kısmı bekâret bozmaya, önüne geleni ...üzmeye pek meraklı ama nedense evlenirken bakire almazsam olmaz düşüncesinde. Yani erkeğin bekareti ve sadakati hiç önemli değil gözümüzde.

Toplumda eline fırsat geçse herkesin kafasına kukelata niyetine türban geçirmeye kalkacak, siyah çöp poşetini elbise diye giydirmeye yeltenecekler de var. Öte yandan tam aksi türbanlı kızların saçını başını yolmak isteyen kokanalar da mevcut elimizde.

Lan mübarek günlerde bir ortası yok mu bunun. Az gevşeyin ya, relax ya... Germeyin ortamı bu kadar.
Bakın eskiler bulmuş kolayını bir şekilde... Hep kendinize müslüman olmayın ya.
Abuk da gelse, komik de gelse önce az 1 buçuk laik olun ki daha iyilere de layık olun.

Dahasını da söylerdim ama malûm: kandil dolayısı ile kapalıyız!...


Halk olarak kendimize has bir din ve laiklik anlayışımız var. Yok, öyle siyasete dini alet edecek falan değilim. Sadece Anadolu halkının pratik zekasından, minareye kılıf uydurmasından ve kimilerimize iki yüzlülük gibi gelse de karşılıklı saygı ve sevgi kültüründen bahsedeceğim size.

Bakmayın bugünlerde samimiyet ve dürüstlük ayağı ile her haltın aleni kendimiz tarafından bloglarımızda ilan edildiğine. Artık çekinmeden çiğ, çiğ yediğimizi, içtiğimizi söylüyoruz ya eskiden öyle değildi. İnsanlar naif'ti, kibardı. Büyük ihtimal yine evlerinde her yol ankara kabilinden sevişiyorlardı ama sokakta analitik muhabbetler yapmazlardı. Evlerin içi mahremdi...

Ha! diyeceksiniz ki: yok canım sen yanlış biliyosun. Millet sokakta birbirine söverken bedenlerinin bütün açık pencerelerinden girip çıkarlardı. Ee... haklısınız ama o tip insanlar sokak ağzı kullanır ve ayak takımı olarak ifade edilirlerdi. Biz gibi reytinglerin efendisi olarak değil.

Eski yaşadığım kasabadaki anılar canlandı gözümde. Sizlere kandil simidi, güzel bayram günleri tadında şeyler anlatmayacağım ama başka bir öyküm var dinlerseniz:

Bir kandil günü camide mevlid okunacak, hocaefendi yalnız kalmış, nefesi kesilir, bitiremez. Kasabanın sesi en güzel adamlarından Kıyak İsmail' i çağırtmış evinden. "Bugün kandil İsmail gelsin mevlid okucaz" diye.
İsmail abi'ye kıyak denmesinin sebebi ise kafasının hep kıyak olması. Yani içkiyle arası iyi ve pek ayık gezmiyor. O gün de ufaktan ekibi toplamışlar, çilingir sofrasında demleniyorlarmış. Yolu yarı etmişler, etmemişler ama anlamışlar davet gelince o gün kandil olduğunu. Eyvah! napıcaz. derken, İsmail abimiz toplamış arkadaşlarını, almışlar abdestlerini, gelmişler camiye. Hoca'dan sonra almış sazı eline İsmail abi, bir asılmış...

"İndiler gökten melekler...saaaaaaffff, saffffffffffffffff" diye çınlatırken ortalığı arkadan meyhane arkadaşlarından biri bağırmış... -Yaşşaaa Len İsmail........! :)
İşte böyle, güzel bir halkımız varmış. Şişeyi bırakıp anında camiye koşabiliyorlarmış...

Bir arkadaşım vardı yıllar önce. Kendi çapında gayet dindar. Öyle derdi: Buldum mu öğle vakti manitayı, kaçırmam abi ama vakti geçmeden abdestimi alır, ikindiye de yetişirim. Oğlum o nasıl iş, haramla helal sarmaş dolaş dediğimde "günahı vebali benim ama din ile Mehmed işleri ayrı abi!" derdi. Kendi kafasında laikliği çözmüştü anlayacağınız. Abdestsiz yere basmazdı kerata, ama şimdi çoğumuz ağzımız salya, burnumuz sümük, cenabet geziyoruz...

Aynı şekilde paso seks filmleri oynatan bir sinemacımız vardı. Sinemanın yanındaki kahvesinde de kumar oynatırdı geceleri. Ancak kandillerde özenle (keçeli kalemle) camına: "Kandil dolayısı ile kapalıyız!" yazardı. Aynısını bir kaç birahaneci ve meyhaneci de yapardı. Şimdi nerdeee o nezaket... Adam cami avlusunda porno cd satıyor.

O zamanlar memlekette umumhane görmediğimden, genelevlerde de aynı uygulama var mıydı hiç bilmiyorum. Ama din devleti değildik neticede, bu abilerin üzerinde mahalle baskısı da yoktu . Ancak onlar kendilerince dini değerlere saygının bir yolunu bulduklarını düşünürlerdi. Bilmem belki de en azından başkalarına saygı adına iyi bişi yapıyorlardı...

Geçenlerde bir blogger arkadaş boynundaki T harfli kolyesi yüzünden "Haç takmış demek ki hristiyan! ben bu kızı bu gece götüreyim bi güzel hidayete erdireyim" diyerek kendisine sarkan kız arkadaşının erkek arkadaşından bahsetmişti. Demek ki; içimizde halâ ulvi düşünceli böyle ibne insan evlatlarından kalmış. Irzına geçip müslüman mı yapacaktı kızı kavat bilemedim tabi ki. Bi de bunu mübarek bi günde yapıp sevaba girmek istememiş iyi ki. Tecavüzden cennetlik olmayı uman dünyadaki ilk deve olurdu herhalde bizimkisi.

Garip bir dünyada yaşıyoruz. İlkelerimiz karman çorman, zemzem içenimizin bile kafası kıyak, yoksa müslüman memleketinde polis noktalarını basan el kaide'cileri nasıl izah edebilirsin...
Tuhafız vesselam. Ya, insanları dinsiz donsuz diyerek yargılamaya, mümkünse az pişmiş kıvamda yakmaya kalkıyoruz ya da başka insanların hatalarına bakarak; mütevazi bir hayatı tercih eden diğer insanlara öcü gözüyle bakıyoruz.

Erkeklerimiz her fırsatta yoldan az orası burası açık geçen birini O... diye damgalamaya hazır ama ihtiyarlarımızın bile O.... dedikleri torunu yaşlarındaki kızı ellerine geçirseler bir köşede ÜZMeyecekleri belli değil. Delikanlıların ise bir kısmı bekâret bozmaya, önüne geleni ...üzmeye pek meraklı ama nedense evlenirken bakire almazsam olmaz düşüncesinde. Yani erkeğin bekareti ve sadakati hiç önemli değil gözümüzde.

Toplumda eline fırsat geçse herkesin kafasına kukelata niyetine türban geçirmeye kalkacak, siyah çöp poşetini elbise diye giydirmeye yeltenecekler de var. Öte yandan tam aksi türbanlı kızların saçını başını yolmak isteyen kokanalar da mevcut elimizde.

Lan mübarek günlerde bir ortası yok mu bunun. Az gevşeyin ya, relax ya... Germeyin ortamı bu kadar.
Bakın eskiler bulmuş kolayını bir şekilde... Hep kendinize müslüman olmayın ya.
Abuk da gelse, komik de gelse önce az 1 buçuk laik olun ki daha iyilere de layık olun.

Dahasını da söylerdim ama malûm: kandil dolayısı ile kapalıyız!...

Çok okunan yazılar