Birkaç Blog Hikayesi

Buralar eskiden hep dutluktu. Sonra taze çiçeğe konan kelebekler gibi, gelenler bir üşüştüler ki; sorma gitsin.
Tabi her güzel şeyin sonu geldiği gibi, gidenler gitti, kalan sağlarla artık burada başbaşayız. Neler yazmışız, çizmişiz haydi birlikte okuyalım. Bakalım neler varmış...

tio yazar
güzel çirkin etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
güzel çirkin etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Blog nedir, ne değildir

Hiç yorum yok:
Bloglar bizdendir ve bizi yansıtır.

Hepimiz ruhumuzun iniş, çıkışlarını biliriz. Dalgalanmalarını. Kendimizi bazen iyi, bazen kötü hissettiğimiz anları... Bu blog onları da gözönünde bulundurmasına rağmen, derdi bu değildir.

Blogda okuyucu olarak hangi siyasal düşünce, hangi etnik köken, hangi cinsiyetten olduğunuz da bizi ilgilendirmez. Biz genelde içinde yaşadığımız toplumda bazen iyi, bazen kötü dediğimiz şeyleri. Bazen beğenip, bazen hoşlanmadığımız durumları blog yazıları ile detaya kaçmadan basitçe anlatmaya çalışırız.

Bu yazılar bazen komik, bazen hüzünlü, bazen kısa, bazen destansı da olabilir. Tek derdimiz kimseye hakaret etmemek, kimseyi yargılayıp suçlamamaktır.

Bazen beğendiğiniz bir elbise. Bazen içinizin geçtiği bir aktör, aktrist. Bazen çok hoş bir müzik parçası. Bazen güzel bir uygulama. Bazen hesap öderken yediğiniz kazık. Bazen hoş bir fotoğraf, video. Bir gezi, tur. Bazen bir oyuncak bebek. Bazen yere düşmüş bir yaprak. Bazen dalda kiraz misali yazar dururuz...

Kısaca ister bir blog yazarı, ister bir fotoğraf meraklısı, ister iyi bir müzik dinleyicisi, ister bir futbol hastası olun. Ya da ister otobüs sırası beklerken kafası atan bir vatandaş, sokağa birinin tükürdüğünü görüp sinir olmuş birisi. Zamları işkence gören bir yurtdaş veya bir hayvana kötü muamele yapıldığını görüp tepkisini ortaya koymak isteyen bir hayvansever. Ya da sevgilisinden kazık yemiş bir aşık kim yazıyor olursa olsun bloglar bizi yansıtır..


Bloglar bizdendir ve bizi yansıtır.

Hepimiz ruhumuzun iniş, çıkışlarını biliriz. Dalgalanmalarını. Kendimizi bazen iyi, bazen kötü hissettiğimiz anları... Bu blog onları da gözönünde bulundurmasına rağmen, derdi bu değildir.

Blogda okuyucu olarak hangi siyasal düşünce, hangi etnik köken, hangi cinsiyetten olduğunuz da bizi ilgilendirmez. Biz genelde içinde yaşadığımız toplumda bazen iyi, bazen kötü dediğimiz şeyleri. Bazen beğenip, bazen hoşlanmadığımız durumları blog yazıları ile detaya kaçmadan basitçe anlatmaya çalışırız.

Bu yazılar bazen komik, bazen hüzünlü, bazen kısa, bazen destansı da olabilir. Tek derdimiz kimseye hakaret etmemek, kimseyi yargılayıp suçlamamaktır.

Bazen beğendiğiniz bir elbise. Bazen içinizin geçtiği bir aktör, aktrist. Bazen çok hoş bir müzik parçası. Bazen güzel bir uygulama. Bazen hesap öderken yediğiniz kazık. Bazen hoş bir fotoğraf, video. Bir gezi, tur. Bazen bir oyuncak bebek. Bazen yere düşmüş bir yaprak. Bazen dalda kiraz misali yazar dururuz...

Kısaca ister bir blog yazarı, ister bir fotoğraf meraklısı, ister iyi bir müzik dinleyicisi, ister bir futbol hastası olun. Ya da ister otobüs sırası beklerken kafası atan bir vatandaş, sokağa birinin tükürdüğünü görüp sinir olmuş birisi. Zamları işkence gören bir yurtdaş veya bir hayvana kötü muamele yapıldığını görüp tepkisini ortaya koymak isteyen bir hayvansever. Ya da sevgilisinden kazık yemiş bir aşık kim yazıyor olursa olsun bloglar bizi yansıtır..


Çok okunan yazılar