Birkaç Blog Hikayesi

Buralar eskiden hep dutluktu. Sonra taze çiçeğe konan kelebekler gibi, gelenler bir üşüştüler ki; sorma gitsin.
Tabi her güzel şeyin sonu geldiği gibi, gidenler gitti, kalan sağlarla artık burada başbaşayız. Neler yazmışız, çizmişiz haydi birlikte okuyalım. Bakalım neler varmış...

tio yazar

Bugünkü şansınız :

Ya sev ya da defol git dövmek de neymiş etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Ya sev ya da defol git dövmek de neymiş etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Türk erkeğine dayak dersleri

Hiç yorum yok:
"Devletin eli suçlulara karşı yumuşadıkça, normal vatandaşın ötekinden gördüğü şiddet ve baskı artar."

"Yüzüne yüzüne vurma iz bırakırsın, yumuşak yerlerine vur bereleri çabuk iyileşir." Siz şiddeti önlemek üzere toplumsal eğitimi veremezsiniz ama suçlular birbirinin kardeşi gibi babadan oğula, abiden kardeşe, sağdıçtan arkadaşa dayak atma öğretisini aktarır." 

CMUK'tan bu yana AB uyum yasaları ile birlikte çıkan her kanun suçlular lehine bir takım kolaylıklar getirirken, zanlı durumuna düşen masum vatandaşların işini zorlaştırıyor diye bir görüşe sahibim. İnanırsınız, inanmazsınız ama katiller, caniler, belalı adamlar bir şekilde her türlü zanlı lehine haklardan yararlanırken, kazara içeri girmiş, gözaltına alınmış vatandaşlar için durum ızdıraba dönüşüyor bence. 

İşte kadınlar da bu yüzden dayak yiyor. Kimi kime şikayet edecek. Kocam beni dövdü diyerek gidebileceği yer baba ocağı da olsa, devlet kurumu da olsa hadi öpüşün barışınla noktalanacak bir süreç. Arkasından evde yine eşek sopası. Oysa karısını döven adamı "öyle dövülmez böyle dövülür" diye döven bir sistem olsa, acaba durum daha mı iyi olur diye düşünmüyor değilim.

Yani temel sorun kadına şiddet uygulayan insanların "geçmişlerinde şiddet görmüş masum kişiler olmaları" değil, şiddet uyguladıklarında kendilerini eşek sudan gelene kadar dövecek, yaptıklarına onları bin pişman edecek bir sistemin, mekanizmanın kurulamamış olmasıdır.

Bence....

Hamiş : Döveni dövmek mecaz anlamında kullanılmıştır. Cezaların caydırıcılığı söz konusu edilmiştir.
"Devletin eli suçlulara karşı yumuşadıkça, normal vatandaşın ötekinden gördüğü şiddet ve baskı artar."

"Yüzüne yüzüne vurma iz bırakırsın, yumuşak yerlerine vur bereleri çabuk iyileşir." Siz şiddeti önlemek üzere toplumsal eğitimi veremezsiniz ama suçlular birbirinin kardeşi gibi babadan oğula, abiden kardeşe, sağdıçtan arkadaşa dayak atma öğretisini aktarır." 

CMUK'tan bu yana AB uyum yasaları ile birlikte çıkan her kanun suçlular lehine bir takım kolaylıklar getirirken, zanlı durumuna düşen masum vatandaşların işini zorlaştırıyor diye bir görüşe sahibim. İnanırsınız, inanmazsınız ama katiller, caniler, belalı adamlar bir şekilde her türlü zanlı lehine haklardan yararlanırken, kazara içeri girmiş, gözaltına alınmış vatandaşlar için durum ızdıraba dönüşüyor bence. 

İşte kadınlar da bu yüzden dayak yiyor. Kimi kime şikayet edecek. Kocam beni dövdü diyerek gidebileceği yer baba ocağı da olsa, devlet kurumu da olsa hadi öpüşün barışınla noktalanacak bir süreç. Arkasından evde yine eşek sopası. Oysa karısını döven adamı "öyle dövülmez böyle dövülür" diye döven bir sistem olsa, acaba durum daha mı iyi olur diye düşünmüyor değilim.

Yani temel sorun kadına şiddet uygulayan insanların "geçmişlerinde şiddet görmüş masum kişiler olmaları" değil, şiddet uyguladıklarında kendilerini eşek sudan gelene kadar dövecek, yaptıklarına onları bin pişman edecek bir sistemin, mekanizmanın kurulamamış olmasıdır.

Bence....

Hamiş : Döveni dövmek mecaz anlamında kullanılmıştır. Cezaların caydırıcılığı söz konusu edilmiştir.