Bugünkü şansınız :

  • türkçe & türkçe sözlük
    24/08/2009 - 1 Yorum
    kendimi olayın dışında tutmadan söylüyorum. konuşma ve yazma dilimiz iyice bozuldu. zaten konuşma dilimize yöresel renkler, lehçeler diyerek bir kılıf uydurmuştuk da konuştuğumuz gibi yazmaya başlayınca bir sürü dilimiz daha doğrusu lehçemiz ortaya çıktı. ircce blogca rapçe smsçe 18+ ne bileyim işte, ekleyin kafanıza göre bir sürü lehçe daha. hatta iş o kadar ileri gitti ki sadece amerikan filmlerinde gördüğümüz diyaloglar gibi "mahmut nası yazılıyor kodlar mısın?" a kadar götürdük işi. oğlum mahmut'un nasıl yazılacağı mı sorulur? niye öle diyosun abi bak: mahmut…

yeterince sertleşememe sorunumuz üzerine







Erkeklerin hepsinin maço olmadığı ama öyle olsa kadınların bundan pek de şikayetçi olmayacağı bir dünyada yaşıyoruz sanki. biraz naif yumuşak erkekle - gay'lik arasında ince çizgi daha bir mikro düzeye inmiş durumda . azıcık beyfendilik, birazcık centilmenlikle hanım evladı olarak suçlanmak arasındaki mesafe çok yakın..

bizzat biz erkekleri maço düşüncelerimiz yüzünden yargılayan bazı medyatik bayan blog yazarları bile yumuşaklığımızla alay ediyorlar.
kendimizi boş sözlerle avutmayalım beyler. bizim devrimiz geçti...


karizma = maçoluk, romantiklik = yumuşaklık olarak algılanıyor artık. acilen ya bizim sevdiklerimize karşı yeterince kabalaşıp, sertleşememe sorununa bir çözüm bulmamız, ya da kadınların algılarında bir değişiklik için dua edip beklememiz gerek.
belki kız evladı olmadığı için analarımız tarafından "oğlum kız gibi olsun" diyerek yetiştirildiğimizden, belki türkan şoray, hülya koçyiğit filmleri ile büyüdüğümüzden olsa gerek burnumuz sümüklü, gözümüz yaşlı, yumuşak erkekimsigiller kategorisinde anılıyor artık adımız.


sevdiklerimize karşı şeyimizin boyutu ile değil boynumuzun kıldan ince olması ile de alay ediliyor artık. "kim demiş uysal koyunum" mısraının bizimle bir alakası yok, biz resmen uysal koyun bile değil kuzuyuz. biliyorum ki eX aşklarınız hepinizi benimkiler gibi kuzum diye severdi... boynunuzu büker, ana kucağına sokulur gibi sokulup , yumulurdunuz sevdiğiniz kadınların memelerine...

belki de onlar sizinle hiç tatmadıkları analık duygularını da tatmin ederlerdi çoğu zaman. ama artık bizim devrimiz geçti... bu satıları okuyup, freud'a gönderme yapmadan duramayan insanların coğrafyasında atıyor kalpleriniz. uyanın...



Sizi sözde çok seven kadınlarınız tarafından önce sevilir, sevişilir, sonra terkedilirdiniz, horlanırdınız. sevdiklerinize ince gelen, naif yönlerinizle alay edilirdi bizzat sevdikleriniz tarafından. ağzınız dolu dolu küfretmeyi beceremiyor diye, dilinizin tatmin edemediği bazı kadınların orgazm problemleri yüzünden kendinizi üzmenize gerek yok.

siz yine tatlı dilli, güler yüzlü olmaya devam edin. hayatın her yönünde bu tadı hakeden sevdiklerinizi tatlı dilinizden, güler yüzünüzden mahrum etmeyin...



bir gün, şu yaşadığımız gaz verip libidosu azdırılmış naylon kızlar devri bitecek, o gün, hoyrat erkeklerle susamış azgın kızlar yerine, sizi anaç kollarına alacak şefkatli kadınların günü olacak...
yastığına bir gül bırakmadan başucundan ayrılmayacağınız, üşür diye gece yarısı uyanıp üstünü örttüğünüz kadınlarınız, şimdiki "bu ne lan hangimiz karıyız?" sözlerinin yerine "hayallerimin erkeği" diyerek kıymetinizi bilecek...


sevişmenin seks değil, aşkla tanımlandığı günler yeniden gelecek... merak etmeyin. O güne kadar sevdiklerinize karşı yumuşak başlı olup, bir türlü sertleşememek gibi sorunlarınızı kafaya pek takmadan, umutla yaşamaya devam edin...


halâ sevdiğiniz kızlar için, şiirler yazın, halâ geceyarıları aşklarınız için ağlamayı bilin. halâ, uykusuz gecelerde yıldızlardan fal tutun, şehrin serseri ışıklarının kalabalığına inat...
halâ mecnunun ve leylânın sizin kitabınızda yaşanan tüm kitapsızlıklardan öte farklı bir yeri olsun...

T.İ.O
Bu yazıyı paylaş: :

0 yorum:

Yorum Gönder

Buraya yorum yazabilirsiniz. Niye yazmıyorsunuz?

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

  • İbram yaparsa, alâsını yapar
    28/03/2012 - 0 Yorum
    İnsanın adı çıkmaya görsün. Kötüsü berbat bir şey Allah korusun da iyisi de duruma göre çok da iyi bir şey olmayabiliyor. İşte Amerika'nın 11 Eylül'ü Türkiye'nin 12 Eylül'ü var. Benin neyim eksik di mi? Kimin kızından neyim kısa. The İbrahim Ortach'ın da 12 Ekim'i var bu günden sonra: Sabah keyifli uyandık. Pazartesi sendromundan eser de yok. Ancak işe gelene kadar. Geldik...Yine anormal bir durum sayılmaz. Sadece adres şaşıran çaresiz insanların çare türbesi olacağımız bir günmüş... 1- İmam Efendi cemaatle mahkemelik olmuş ama sonrasında affetmiş. Davasını geri çekecekmiş. Dilekçe…
  • Kadir kıymet gecesi
    24/07/2014 - 0 Yorum
    Bu yaşıma geldiğimde ancak öğrendim ki, insan en büyük kazığı sevdiklerinden güvendiklerinden kıymet verdiklerinden yiyor. Ya da onlardan yediği kazık fena koyuyor. Sert vuruyor, can yakıyor, öfke uyandırıyor. İsyan ettiriyor... Öte yandan bir Pollyanna hayalciliği ile bunlar hiç yaşanmamış olsa diyorsun. Zaman geri gitse, yeniden bir şans versem diyorsun. Oysa hiç bir şey değişmeyecek onu da biliyorsun. Kendini kandırmak istiyorsun Bu güzel gecede size de selam olsun, tüm sevip güvendiğim ama kazığını yediğim güzel dostlar, güzel insanlar. Geçmişten gelenler, mazide…
  • üzerine zehirli yazılmış hıyar
    25/01/2010 - 4 Yorum
    yer misiniz? yemezsiniz değil mi? ya da dikkat zehirlidir! yazan bir şişe meyva suyu. azıcık şüphelenseniz bile içmezsiniz. ya da şöyle kızarmış bir piliç ve üstünde bir ibare : yerseniz çocuğunuz sakat doğabilir.... 1 kez olsa bile yemezsiniz değil mi? ama sigaranın üstüne zehirli ç..k..nüzü kaldırmaz spermlerinizi öldürür. evlat katili olursunuz yazsalar da nafile... bacağı kesilme pahasına erkekler, çocuğunu düşürme pahasına hamile kadınlar bile içiyor... insan sağlığını yoketmek için icad edilmiş yüzyılın değil 1000 yılın buluşu : Tütün!... için için, ne olacak ki?…