Birkaç Blog Hikayesi

Buralar eskiden hep dutluktu. Sonra taze çiçeğe konan kelebekler gibi, gelenler bir üşüştüler ki; sorma gitsin.
Tabi her güzel şeyin sonu geldiği gibi, gidenler gitti, kalan sağlarla artık burada başbaşayız. Neler yazmışız, çizmişiz haydi birlikte okuyalım. Bakalım neler varmış...

tio yazar

Referandumda Hayır çıkarmak, Lotoda 6 tutturmaktan zor

14 yorum:

Siyaseti sevmem ama akıllı olması gereken insanların  körü körüne, hesapsız kitapsız esip gürlemesini de sevmiyorum.  Bazı arkadaşlara bakıyorum, bloglarda sosyal medyada mangalda kül bırakmıyorlar. Onların yazıp çizdiklerine bakarsak referandumda Hayır çıktı bile. Ama kazın ayağı öyle değil işte. Bakalım nasılmış.

Hükümetin aldığı oy oranı ortada. Referanduma destek vereceğini açıklayan kesimlerin içinde sanatçılar vs'nin de olduğunu da biliyoruz. Bir kısım sol partiler, aydınlar, yetmez ama evet platformları da hesaba katıldığında referandumda evet çıkması neredeyse garanti gibi gözüküyor.

Başbakanın kişisel performansı ile dere tepe gezmesini hiç hesaba katmıyoruz. Devlet imkanlarını falan. Halkın 12 eylül anayasına bile evet dediğini, yani her önüne gelene Evet deme teamülünü de. Üstelik bu işin iyi birşey olduğuna inananların sayısı bir hayli fazla. Çünkü Hayırcı parti kadrolarından bile sapır sapır fireler oluyor.

Şimdi İbram abi de Evetçi oldu falan demeyin efendim. Başbakan ne diyor. 3 çocuk yapacaksınız. Bizim aydınlar ne diyor. Ne demiyor lar ki, hakaretin bini bi para, söylemedikleri laf bırakmıyorlar. Üç çocuk ne demek, 3 seçmen demek ileride. Peki başbakanın 3 çocuk sözünü kimler tutacak, ona inanan insanlar. Yani şu an onu iktidara getiren seçmenler. Yani gelecek seçimleri de garantiliyor adam.

Peki başka kimler 3 çocuk yapıyor. Belli bir etnik kesimin bu konuda gözle görülür şekilde çoğalma içgüdüsü ile hareket ettiğini söyleyebiliriz. Irkçı değilim ama 5-10 seçim sonrasında DTP'nin hükümet ortağı ya da tek başına iktidar olması sürpriz sayılmaz. Neden, sayısal veriler onu gösteriyor da ondan. Aklını kullanıp bazı siyasilerin kürtlerin ya gönlünü alması ya da seçmen yetiştirip önlem alması gerek. Başbakan da onu yapmaya çalışıyor.

Adama ne derler, ya hesap bilmiyorsun ya da  hiç dayak yememişsin. Hayır, hayır diye esip gürleyelim bakalım ne değişecek. Hiç bir şey tabi ki. Bloglarımızın yüzlerce, binlerce izleyicisi olabilir, sosyal medyada esip gürleyip Hayır! diye çığlıklar atsak da sanal izleyicilerimiz sandığa üçer beşer gitmiyor. Sandığa gidenler, siz onlara koyun psikolojisi ile hareket ediyor desenizde bizlerden çok daha bilinçli hareket ediyor.

Özetle, DTP'liler boykot yönünde karar aldılar çünkü kaç kişiler görmek istiyorlar, belli bi oranda da görecekler. Başbakan seçmen yaşını düşürdü, kendince 12 eylül karşıtlığından da nemalanıyor. Samimi ya da değil ama aydınlardan bile ilk defa bir sağ iktidar destek buldu. Siz Sezen AKSU ile Teoman'ın EVET söylemlerinden hiç kimse etkilenmeyecek mi sanıyorsunuz.  Başbakanın karşısında Kemal Bey'in sanal ve çakma kahramanlığını hiç saymıyorum.

Hesap basit, sol düşünceye sahip, kendince aydın geçinen arkadaşlarımız bir an önce evlenip 3 er çocuk (3 er potansiyel seçmen) yapmadıkları müddetçe, ancak ordu darbe yaparsa farklı bir seçim sonucu alıp iktidar yüzü görebilecekler. Zaten de görülemiyor bildiğinizce.

Ya da kendine sol diyen partiler, daha ilerici, toplumsal sorunlara karşı akılcı, ilerici çözüm önerileri sunan politikalar üretip,  getirecekler. Ya da sittin sene, bilmem kaç seçim, bilmem kaç referandum da olsa istedikleri cevabı seçmenden alamayacaklar. Bunu kafalarına sokup kendi içlerinde bir değişimde onlar başlatsalar iyi olur.

Hiç kimse kendini kandırıp da referandumdan HAYIR çıkacağı yönünde rüyalar görüp, ertesi gün iflah olmaz bu millet, müstehak bu millet diye yazılar yazmasın.

Hadi benden bir de alternatif ipucu gibi öneri size. Eğer 3 çocuk yapmayı uzun vadede düşünmüyorsanız (kısa vadede zaten işe yaramayacak), her Hayır diyen arkadaş klasik söylemleri aşıp, Evet demeye dünden angaje olmuş insanlara (öcü geliyo öcü demekten başka) mantıklı öneriler sunup,  kendisi gibi oy verecek 3 kanka seçmen yapsın...

Siyaseti sevmem ama akıllı olması gereken insanların  körü körüne, hesapsız kitapsız esip gürlemesini de sevmiyorum.  Bazı arkadaşlara bakıyorum, bloglarda sosyal medyada mangalda kül bırakmıyorlar. Onların yazıp çizdiklerine bakarsak referandumda Hayır çıktı bile. Ama kazın ayağı öyle değil işte. Bakalım nasılmış.

Hükümetin aldığı oy oranı ortada. Referanduma destek vereceğini açıklayan kesimlerin içinde sanatçılar vs'nin de olduğunu da biliyoruz. Bir kısım sol partiler, aydınlar, yetmez ama evet platformları da hesaba katıldığında referandumda evet çıkması neredeyse garanti gibi gözüküyor.

Başbakanın kişisel performansı ile dere tepe gezmesini hiç hesaba katmıyoruz. Devlet imkanlarını falan. Halkın 12 eylül anayasına bile evet dediğini, yani her önüne gelene Evet deme teamülünü de. Üstelik bu işin iyi birşey olduğuna inananların sayısı bir hayli fazla. Çünkü Hayırcı parti kadrolarından bile sapır sapır fireler oluyor.

Şimdi İbram abi de Evetçi oldu falan demeyin efendim. Başbakan ne diyor. 3 çocuk yapacaksınız. Bizim aydınlar ne diyor. Ne demiyor lar ki, hakaretin bini bi para, söylemedikleri laf bırakmıyorlar. Üç çocuk ne demek, 3 seçmen demek ileride. Peki başbakanın 3 çocuk sözünü kimler tutacak, ona inanan insanlar. Yani şu an onu iktidara getiren seçmenler. Yani gelecek seçimleri de garantiliyor adam.

Peki başka kimler 3 çocuk yapıyor. Belli bir etnik kesimin bu konuda gözle görülür şekilde çoğalma içgüdüsü ile hareket ettiğini söyleyebiliriz. Irkçı değilim ama 5-10 seçim sonrasında DTP'nin hükümet ortağı ya da tek başına iktidar olması sürpriz sayılmaz. Neden, sayısal veriler onu gösteriyor da ondan. Aklını kullanıp bazı siyasilerin kürtlerin ya gönlünü alması ya da seçmen yetiştirip önlem alması gerek. Başbakan da onu yapmaya çalışıyor.

Adama ne derler, ya hesap bilmiyorsun ya da  hiç dayak yememişsin. Hayır, hayır diye esip gürleyelim bakalım ne değişecek. Hiç bir şey tabi ki. Bloglarımızın yüzlerce, binlerce izleyicisi olabilir, sosyal medyada esip gürleyip Hayır! diye çığlıklar atsak da sanal izleyicilerimiz sandığa üçer beşer gitmiyor. Sandığa gidenler, siz onlara koyun psikolojisi ile hareket ediyor desenizde bizlerden çok daha bilinçli hareket ediyor.

Özetle, DTP'liler boykot yönünde karar aldılar çünkü kaç kişiler görmek istiyorlar, belli bi oranda da görecekler. Başbakan seçmen yaşını düşürdü, kendince 12 eylül karşıtlığından da nemalanıyor. Samimi ya da değil ama aydınlardan bile ilk defa bir sağ iktidar destek buldu. Siz Sezen AKSU ile Teoman'ın EVET söylemlerinden hiç kimse etkilenmeyecek mi sanıyorsunuz.  Başbakanın karşısında Kemal Bey'in sanal ve çakma kahramanlığını hiç saymıyorum.

Hesap basit, sol düşünceye sahip, kendince aydın geçinen arkadaşlarımız bir an önce evlenip 3 er çocuk (3 er potansiyel seçmen) yapmadıkları müddetçe, ancak ordu darbe yaparsa farklı bir seçim sonucu alıp iktidar yüzü görebilecekler. Zaten de görülemiyor bildiğinizce.

Ya da kendine sol diyen partiler, daha ilerici, toplumsal sorunlara karşı akılcı, ilerici çözüm önerileri sunan politikalar üretip,  getirecekler. Ya da sittin sene, bilmem kaç seçim, bilmem kaç referandum da olsa istedikleri cevabı seçmenden alamayacaklar. Bunu kafalarına sokup kendi içlerinde bir değişimde onlar başlatsalar iyi olur.

Hiç kimse kendini kandırıp da referandumdan HAYIR çıkacağı yönünde rüyalar görüp, ertesi gün iflah olmaz bu millet, müstehak bu millet diye yazılar yazmasın.

Hadi benden bir de alternatif ipucu gibi öneri size. Eğer 3 çocuk yapmayı uzun vadede düşünmüyorsanız (kısa vadede zaten işe yaramayacak), her Hayır diyen arkadaş klasik söylemleri aşıp, Evet demeye dünden angaje olmuş insanlara (öcü geliyo öcü demekten başka) mantıklı öneriler sunup,  kendisi gibi oy verecek 3 kanka seçmen yapsın...

Çok okunan yazılar