Birkaç Blog Hikayesi

Buralar eskiden hep dutluktu. Sonra taze çiçeğe konan kelebekler gibi, gelenler bir üşüştüler ki; sorma gitsin.
Tabi her güzel şeyin sonu geldiği gibi, gidenler gitti, kalan sağlarla artık burada başbaşayız. Neler yazmışız, çizmişiz haydi birlikte okuyalım. Bakalım neler varmış...

tio yazar
her kuşun eti yenmez bazılarını pişirirken fırında yakacaksın etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
her kuşun eti yenmez bazılarını pişirirken fırında yakacaksın etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Lezbiyen bir erkeğin Msn maceraları

13 yorum:

Her ayarsız erkek gibi, kadınlara yaranmak için kılıktan kılığa giriyorum görüyorsunuz. Maymunluğun her türlüsü var yazdıklarımda. Sanki yapmayacağım şey yok gibi. Oysa varmış benim de kırmızı çizgilerim. Sizin gibi ben de kendimi kart bir zampara sanıyordum ama kazın ayağı öyle değilmiş. İnsan sert bir kayaya çarpmayınca "hanyayı, konyayı bilmiyor" ama öğreniyormuş.

En son feminist olmuştum hatırlarsınız, başarısız olsam da vejetaryen olmayı bile denemiştim ama işin bu kadar ileri gidebileceğini ummuyordum:

Msn'de sarktık hatunun birine sarkmasına da kızda daha ilk andan itibarenbir tuhaflık var. Daha ilk bir kaç cümlede tokat gibi sözler. Bir fırça bir fırça, hay Allah dişimi kırıcam neredeyse. Nerden çıktı bu çetin ceviz derken. Kız ağzından çıkardı baklayı. -" İbram uzak dur benden. Ben aktif bir lezbiyenim"

"Allah iyiliğini versin, ben de lezbiyenim, erkekler rahatsız etmesin diye İbram, ibram dolanıyorum" dedimse de fayda etmedi. Kız başladı ifademi almaya.
Söyle bakalım İbram kız: "-Koleston saç boyasının açık kestanesinin numarası kaç?"
Yahu bana başka kestane sorsan bilecem de kolestonun kestanesinin numarasını nerden bilim? Arkasından sorular ahiret suali gibi peş peşe gelmeye başladı.

Ayın
kaçıncı günü başım çok ağrırmış da, beyaz etek giymem kaç gün mahsurluymuş da.
Külotlu çorabımın renk ve beden numarasını sorunca, saks'ın saks mavisi dedim. Kız hala numara yapıyorsun diyor, üstelik; saks mavisini çıtır kızlarla, kaşarlar giyer diye bir de laf soktu. "Yollu'musun kızım sen?" demez mi?

Arkasından ruj, oje, don, sutyen derken baktım olacak gibi değil. Eeee, yeter be! demişim. Sanal âlemde bile olsa bir lezbiyen için dahi karı taklidi yapamam. Kirli sakalıma kadar erkekim, bi git kızım yaaa! diyerek kapattım.

Ben tırsmış, MSN'imi "çok işi var, İbram abi dışarıda" moduna almışken, lezbiyen hatun (ben onu engellemeden önce) halâ kulaklarımı çınlatan pis bir kahkaha fırlattı:

- Ahahahaaa...


Demek ki neymiş; oğlum İbram, Lezbiyenlerden uzak duracaksın...
--------------------------------
Not:
Bu öyküde geçen durumların gerçek kişi ve kurumlar ile bir alakası yoktur. İbram abinize pislik atmayın.


Her ayarsız erkek gibi, kadınlara yaranmak için kılıktan kılığa giriyorum görüyorsunuz. Maymunluğun her türlüsü var yazdıklarımda. Sanki yapmayacağım şey yok gibi. Oysa varmış benim de kırmızı çizgilerim. Sizin gibi ben de kendimi kart bir zampara sanıyordum ama kazın ayağı öyle değilmiş. İnsan sert bir kayaya çarpmayınca "hanyayı, konyayı bilmiyor" ama öğreniyormuş.

En son feminist olmuştum hatırlarsınız, başarısız olsam da vejetaryen olmayı bile denemiştim ama işin bu kadar ileri gidebileceğini ummuyordum:

Msn'de sarktık hatunun birine sarkmasına da kızda daha ilk andan itibarenbir tuhaflık var. Daha ilk bir kaç cümlede tokat gibi sözler. Bir fırça bir fırça, hay Allah dişimi kırıcam neredeyse. Nerden çıktı bu çetin ceviz derken. Kız ağzından çıkardı baklayı. -" İbram uzak dur benden. Ben aktif bir lezbiyenim"

"Allah iyiliğini versin, ben de lezbiyenim, erkekler rahatsız etmesin diye İbram, ibram dolanıyorum" dedimse de fayda etmedi. Kız başladı ifademi almaya.
Söyle bakalım İbram kız: "-Koleston saç boyasının açık kestanesinin numarası kaç?"
Yahu bana başka kestane sorsan bilecem de kolestonun kestanesinin numarasını nerden bilim? Arkasından sorular ahiret suali gibi peş peşe gelmeye başladı.

Ayın
kaçıncı günü başım çok ağrırmış da, beyaz etek giymem kaç gün mahsurluymuş da.
Külotlu çorabımın renk ve beden numarasını sorunca, saks'ın saks mavisi dedim. Kız hala numara yapıyorsun diyor, üstelik; saks mavisini çıtır kızlarla, kaşarlar giyer diye bir de laf soktu. "Yollu'musun kızım sen?" demez mi?

Arkasından ruj, oje, don, sutyen derken baktım olacak gibi değil. Eeee, yeter be! demişim. Sanal âlemde bile olsa bir lezbiyen için dahi karı taklidi yapamam. Kirli sakalıma kadar erkekim, bi git kızım yaaa! diyerek kapattım.

Ben tırsmış, MSN'imi "çok işi var, İbram abi dışarıda" moduna almışken, lezbiyen hatun (ben onu engellemeden önce) halâ kulaklarımı çınlatan pis bir kahkaha fırlattı:

- Ahahahaaa...


Demek ki neymiş; oğlum İbram, Lezbiyenlerden uzak duracaksın...
--------------------------------
Not:
Bu öyküde geçen durumların gerçek kişi ve kurumlar ile bir alakası yoktur. İbram abinize pislik atmayın.

Çok okunan yazılar