Birkaç Blog Hikayesi

Buralar eskiden hep dutluktu. Sonra taze çiçeğe konan kelebekler gibi, gelenler bir üşüştüler ki; sorma gitsin.
Tabi her güzel şeyin sonu geldiği gibi, gidenler gitti, kalan sağlarla artık burada başbaşayız. Neler yazmışız, çizmişiz haydi birlikte okuyalım. Bakalım neler varmış...

tio yazar
beşiktaş etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
beşiktaş etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Kapitalizme karşı kazandığımız ilk zafer

5 yorum:

Tek sermayemizin babamızın verdiği harçlık olduğu yıllar...
Ancak 2nci el bir bisiklete binebiliyoruz ve hayallerimizde sermaye sınıfına katılıp altımıza bir hacı murat çekmek var.

Diğer arkadaşlarla tartışmalarımız Renault'la Hacı Murat'ı kapıştırmaktan ibaret. Anadol'cular çoktan pes etmiş. Rallilerde görebildiğimiz sadece 2 markanın modifiyelileri...
Ufkumuz o kadar yani. Bi de aya gitmeyi düşlüyorum acayip şekilde...

Arkadaşın babası tuttu bir sarı mercedes aldı geldi mahalleye... Birden bizim bütün hayali kavgalarımız da bitiverdi..
İlkokulun bahçesinde fener-gs maçları yaparken baston çikolata karşılığı ön libero oynattığımız (duruma göre her iki takıma geçen) ayı Ahmetin çikolotaları az bulup "ben beşiktaşlıyım" dediği yıllar.
Olm beşiktaş ne lan şimdi. Fener-Gs maçı yapıyos demiş, ama apışıp kalmıştık. İşte o yıllar..

Donduk kaldık.
Ulan ne güssel araba... Hani şu filmi de oynamış. Sarı mersedes.... aynen ondan.
Lakin adam garaja koyuyor arabayı. Elleme mesafesine bizi sokmuyor zaten. Arada bir, güneşte çil çil parladığını kapının önünde yıkayınca görüyoruz.

Arkadaş ise her muhabbette garajdaki mercedesi anlatıyor:
-Yok eir conteyşını var... yok lastikler mişlennn. hem de dubleks. çivi batsa inmio.. bi de abs var. bastın mı zınk duruyo..

Gıcık olduk. resmen hayallerimiz öldü be... Hacı murat.. ne ki hacı... Yuff...

Biz bozulan sindirim sistemi ve asabımız ile çırpınırken bi arkadaş inanılmaz bir çözüm üretti.
Diğer arkadaş yaklaşma mesafesinden arabalarını bize gösterirken patladı.
-b..k sarısı lan bu...

hepimiz donduk kaldık ama en çok araba sahibi olan çocuk dondu kaldı...
bi kahkaha patlattı arkadaş, arkasından hepimiz güldük. evet lan b...k sarısıydı bu araba.

nihayet hayallerimizin kurtarıcı cümlesi imdadımıza yetişmişti.
-b..k sarısı diyerek b..k atıyorduk resmen... olsun devrime giden her yol mübahtı.

O günden sonra çocuk ne zaman ağzını açacak olsa:

-geçen gün bi bastı babam gaza.... off klimada püfür püfür...
b...k sarısı mercedes le mi?

-bütün arabaları geçtik yolda giderken;
-şöförler b..k sarısı arabanıza bakarken geçmişsinizdir olm.

çocuğun bütün gençliği boşa gitti.. ne zaman hava atacak olsa 2 laf soktuk kuyruğu kıstırdı gitti.
bu bizim kapitalizme karşı ilk zaferimizdi...
Ama çocuk hırs yaptı, çaldı çırptı büyük bir işadamı oldu..

siyah bi alfa romeo'ya biniyor şimdilerde ipne...
gerçi biz de hacı murattan terfi ettik, doğan görünümlü şahinle dolaşıyoruz...
olsun en azından bu travma ona yetmiştir.

ömrünce sarı mercedese binemez pis kapitalist..


Tek sermayemizin babamızın verdiği harçlık olduğu yıllar...
Ancak 2nci el bir bisiklete binebiliyoruz ve hayallerimizde sermaye sınıfına katılıp altımıza bir hacı murat çekmek var.

Diğer arkadaşlarla tartışmalarımız Renault'la Hacı Murat'ı kapıştırmaktan ibaret. Anadol'cular çoktan pes etmiş. Rallilerde görebildiğimiz sadece 2 markanın modifiyelileri...
Ufkumuz o kadar yani. Bi de aya gitmeyi düşlüyorum acayip şekilde...

Arkadaşın babası tuttu bir sarı mercedes aldı geldi mahalleye... Birden bizim bütün hayali kavgalarımız da bitiverdi..
İlkokulun bahçesinde fener-gs maçları yaparken baston çikolata karşılığı ön libero oynattığımız (duruma göre her iki takıma geçen) ayı Ahmetin çikolotaları az bulup "ben beşiktaşlıyım" dediği yıllar.
Olm beşiktaş ne lan şimdi. Fener-Gs maçı yapıyos demiş, ama apışıp kalmıştık. İşte o yıllar..

Donduk kaldık.
Ulan ne güssel araba... Hani şu filmi de oynamış. Sarı mersedes.... aynen ondan.
Lakin adam garaja koyuyor arabayı. Elleme mesafesine bizi sokmuyor zaten. Arada bir, güneşte çil çil parladığını kapının önünde yıkayınca görüyoruz.

Arkadaş ise her muhabbette garajdaki mercedesi anlatıyor:
-Yok eir conteyşını var... yok lastikler mişlennn. hem de dubleks. çivi batsa inmio.. bi de abs var. bastın mı zınk duruyo..

Gıcık olduk. resmen hayallerimiz öldü be... Hacı murat.. ne ki hacı... Yuff...

Biz bozulan sindirim sistemi ve asabımız ile çırpınırken bi arkadaş inanılmaz bir çözüm üretti.
Diğer arkadaş yaklaşma mesafesinden arabalarını bize gösterirken patladı.
-b..k sarısı lan bu...

hepimiz donduk kaldık ama en çok araba sahibi olan çocuk dondu kaldı...
bi kahkaha patlattı arkadaş, arkasından hepimiz güldük. evet lan b...k sarısıydı bu araba.

nihayet hayallerimizin kurtarıcı cümlesi imdadımıza yetişmişti.
-b..k sarısı diyerek b..k atıyorduk resmen... olsun devrime giden her yol mübahtı.

O günden sonra çocuk ne zaman ağzını açacak olsa:

-geçen gün bi bastı babam gaza.... off klimada püfür püfür...
b...k sarısı mercedes le mi?

-bütün arabaları geçtik yolda giderken;
-şöförler b..k sarısı arabanıza bakarken geçmişsinizdir olm.

çocuğun bütün gençliği boşa gitti.. ne zaman hava atacak olsa 2 laf soktuk kuyruğu kıstırdı gitti.
bu bizim kapitalizme karşı ilk zaferimizdi...
Ama çocuk hırs yaptı, çaldı çırptı büyük bir işadamı oldu..

siyah bi alfa romeo'ya biniyor şimdilerde ipne...
gerçi biz de hacı murattan terfi ettik, doğan görünümlü şahinle dolaşıyoruz...
olsun en azından bu travma ona yetmiştir.

ömrünce sarı mercedese binemez pis kapitalist..

Çok okunan yazılar