Sevdin mi, delisini seveceksin adamın



şahsen ben bunu herkesten çok daha geç anlamış olabilirim ama  bu verilen eğitimin bir devantajı diye düşünüyorum. akılla sevilmiyor, akıllı da sevilmiyor. hani aşk bir delilik halidir derler ya; deli olmadan delilikten söz etmek mümkün mü.

o yüzden bu delilik sürsün sürebildiği kadar mümkünse. çünkü akıllı adam işi değil aşk, sevda bildiğim, öğrendiğim bu benim.
aşkın, sevdanın hesaba kitaba uymadığı kesin de iş orda kalsa iyi tabi. oysa benim zihnim puşt bir kere. içinde bir şeytan barındırıyor. çok düz bakılması gereken şeylere, tıpkı akıl oyunlarındaki gibi girift bilmeceler halinde bakıyor. böyle olunca da kolayca çözebildiğim bir insanı sevmem ya da bir dostluğu uzun boylu sürdürebilmem imkansız hale geliyor.

çünkü öküzün altında buzağı aramasam da kurcalamadan duramıyorum. sinir oluyor görünsemde sürprizlerden hoşlanıyorum.

peki bu konuda tek suçlu ben miyim. arkadaşlarımın, dostlarımın, gönül koyduklarımın hiç mi kabahati yok. bugüne kadar annem dahil tüm sevdiklerim bana deli dedi ve ben de onların benden pek de akıllı olmadığına hükmettim. zaten akıllı insanın benim gibi bir deliyle ne işi olabilir ki. iyi ki delilerle dost, arkadaş, yar, yaren olmuşum.

iyi ki sizin burun kıvırıp geçtiğiniz, sıradan görünen ama asla sıradan olmayan insanlarla dost olmuşum.

benden size acizane bir tavsiye.
istikrarsız, dengesiz, takıntılı insanlarla aşk, sevgi, dostluk, arkadaşlık ne kadar yıpratıcı olursa olsun bir o kadar da keyif vericidir. tad alırsınız, bu durumdan hoşlanır ve mutlu olursunuz. işin aslı; rakı nasıl şişede durduğu gibi durmuyorsa ve nasıl aslan sütü varken inek sütüyle sarhoş olunamıyorsa; aşık olunacak, sevilecek, arkadaşlık edilecek adamlar ve kadınlar içinde birazıcık çatlak, takıntılı, muhteris, deli dolu, neşeli, uçuk kaçık olanlar iyidir.

tercih sebebidir. eş, dost, arkadaş seçerken öyle yapın siz de derim.

en azından benim rastladığım ve keyif aldığım modeller hep öyle. karşınızdakinin ne yapacağını kestiremezsiniz, bu önce sizi gerer ama mutlu da eder. çünkü her an bir sürprizle karşılaşabilirsiniz. beyninizi yorar ama insan beyni yorulmaktan da hoşlanır. kalbinizi yorar ama kalbiniz heyecanı, acı çekmeyi de sever. liste böyle uzayıp gider.

şöyle düşünün; yok mu çevrenizde deli bu oğlan, "deli bu kız ya" dediğiniz bir arkadaşınız. öyle olmadık şeyler yapıp, sizi neşelendiren, güldüren, gününüzü güzelleştiren. bir de sessiz, pısırık, ya da herşeyi önceden planlanmış gibi, aklınıza bir fikir geldiğinde ne diyeceğini, ne yapacağını noktasına virgülüne kadar düşünüp kestirebildiğiniz arkadaşlarınız. hangisi daha güzel ve neşe, heyecan kaynağı sizce...

tabi ki sağdaki, deli olan:))

sözün özü. hani derler ya; akıllısı beni bulmaz, delisi dibimden ayrılmaz. seviyorum ben (kendim gibi) delileri. sağ olsunlar, var olsunlar.
ya siz?
Bu yazıyı paylaş: :

7 Yorum var:

  1. zıt kutuplar her zaman birbirini çeker. buda bir gerçektir. akkıllı deliye, deli akıllıya hasret.
    tencere yuvarlanır kapağını bulur misali, deli davul çalar akkılı sesi duyar koşar.
    hayat böyle.
    çok güzeldi eline sağlık

    YanıtlaSil
  2. Deli dolu, neşeli uçuk kaçık ! evet ama kimse karşısnda takıntılı/saplantılı bir arızayla vakit geçirmek istemez..diye düşünüyorum..

    En azından kendi adıma bu şekilde sesli düşündüm (sesli düşünüp sessizce yazdım yani)..

    Saygılar..

    YanıtlaSil
  3. @♥ .* ღ .*ѕιуαн кєℓєвєк ♥ . ღ .* ♥: teşekkür ederim. delice mutluluklar diliyorum o zaman size...

    YanıtlaSil
  4. @EBRAR(Nam-ı Diğer Papuç): kesinlikle... arızası standart haline gelmişse işi zor olur insanın:)

    YanıtlaSil
  5. Herkese merhaba.
    İbraham abi , el akıllıya biz deliye hasret :) Eğlenceli,gülmeyi ve güldürmeyi seven , süprizlerle dolu insanlarla her zaman bir arada olmak insanın yaşama hevesini canlı tutar. Tercihimi sorarsan?
    tabi ki en sağda ki olan :))
    SEvgiler...

    YanıtlaSil
  6. @sözün özü: :) sen de bizdensin. salih kullarının sayısını arttırsın mevlam:)

    YanıtlaSil
  7. hacı hacıyı mekke de deli deliyi dakkada bulur.


    :o)

    YanıtlaSil

Buraya yorum yazabilirsiniz. Niye yazmıyorsunuz?

Çok okunan yazılar