Ne zaman, nasıl öldürdüm ben sizi?



Tanıdığım bazı eski dostlar var, bir o kadar da yeni. Hatta bir kısmı da blog dünyasından. Böyle izlemeye alıp da unuttuklarımızdan değil. Hani insan merak ediyor can ciğer kuzu sarması gibi sanırsınız ya. Herkes birbirinin hatırını sorar. Birbirini yorumlar. Sonra bakarsın, o yazmaz, sen yazmazsın öyle unutulur gider...

Blog alemi küçük, bir gün bir yerlerde karşılaşır insan okurken ve selam verir bir yorumda okur yazar. Yine hal hatır sorulur. Ancak ya reel dünyanızda bir şekilde yer almış dostlarınız.
Hani okul arkadaşlarınız, vefasız çıkmış sevgilileriniz, bir zamanlar muhabbetinizin çok iyi olduğu arkadaşlarınız. Yediğiniz içtiğiniz ayrı gitmeyen insanlar. Onlar neden kayboluyor?

Neler oldu da, nasıl oldu da birden araya bunca mesafeler girdi şaşarsınız. Eski defterleri yokladığınızda genelde unuttuğunuz, aklınıza pek gelmeyen bu insanların en azından sizin pencerenizde bariz hataları olduğunu görürsünüz. Bir yerde yanlış bir algı, yanlış ve onarılmayan bir davranış. Vefasızlık, kırıcı bir dialog ya da duyarsızlık. Ya da siz onların hatıra defterlerinden silinmişinizdir benzer sebeplerden.

İnsan yüreği zaten kısıtlıdır. Onca enginliğe rağmen öyle dost, arkadaş sevgili hümanist bile olsanız yüzlerce binlerce insan sığmaz bir yüreğe . En azından unutulmayacak kadar sığmaz. Ama beynimize ne oluyor? Neden siliyor hatıraları? Bir çok unutmak istediğimiz acı hafızamızda aynı günkü tazelikte dururken neden bazı insanları sıradanlaştırıp, yok ediyor beynimiz? Bir bilen var mı?

Sahi, adını unuttuğum, telefonunu hiç hatırlamadığım dostlarım. İnanın, bana kalsa unutmak istemezdim. İhtimal siz de beni unuttunuz ama merak ediyorum. Ne oldu da ne zaman öldürdüm ben zihnimde sizi. Nasıl bir kar tanesi gibi bu kadar çabuk eriyip gittiniz? Siz mi, yoksa ben mi söyleyin hangimiz daha çok vefasızız, hayırsızız, umarsızız?

Hadi bana bir ipucu verin. Adınızın baş harfi neydi sizin?
Yoksa zaten yok muydunuz, bu kadar mı değersizdiniz?
Hayat bir oyundu ve siz zaten hiç mi olmadınız?


İlk Yayınlanma Tarihi : 05 03 2010 20:19
           Eastern European Summer Time


Bu yazıyı paylaş: :

23 Yorum var:

  1. En çok koyanda uzun seneler birlikte olduğunuz kişileri daha sonra bir yabancı olarak görmek, merhaba demiyecek hale gelmek,unutmak ve daha sonra demekki unuttuysam boşa yaşanmış,zamanımı boşa harcamışım demek..

    YanıtlaSil
  2. daha dün akşam benzer bir soru üzerinden yola çıkmış ve hayatımıza değmiş insanları düşünmüştük... Vefasızız, hayırsızız, umarsızız çok hayatımızda/hayatlarında olalım istemiyoruz artık. Hepimizin de bunun nedenleri ve niyeleri üzerine söyleyecekleri vardı. Sonuçta vefa, hayır ve umar hayatımızda kalmasını dilediklerimiz için vardır. Yoksa değil mi? :))

    YanıtlaSil
  3. @Beyaz Büyü: evet haklısın. bir ömür vermişsin .hatta üzülmüşsün onun için bazen risk almışsın hatta. başka bir arkadaşını kırmışsın. yalan söylemişsin bazen sopa yemişsin. ama değmemiş... üzücü. gerçi ben buna rağmen yine de beynim silmesin isterdim ama demek ki bir ihtiyaç var unutmaya dair.

    YanıtlaSil
  4. @Evren: iz bıraktılar ve yeni iz bırakanlara yer açmak için kaybolup gittiler mi? unutmak istediklerimiz değil ki her zaman unuttuklarımız. bir ikileme düşüyor insan. kalmalıydı bazıları oysa... neden gittiler?

    YanıtlaSil
  5. Kendi Kendine Konuşan V(D)eli ;)6 Mart 2010 23:01

    evet yazıda bahsedilen unutanlar kısmında ben varım (yani yuh deyip taşlanacak kişilerden) ama ben de insanım beni de dinleyin..Tabiki gülyüzlü güneş yürekli insanlar oluyor hayatımızda ama bazı nedenlerden dolayı uzaklaşıyorsunuz onlardan ve tlf la görüşüyorsunuz şansınız varsa bir kaç kere de yüzyüze görüşüyorsunuz ama ama ama ara iyice açılınca tlfda ya da yüzyüze görüşmelerde ortak konularınız kalmıyor ve doğal olarak aramalar da ara sıra olmaya başlıyor..Hayat işte gidenlerin yerine daha farklı insanlar giriyor hayatınıza ve devir daim gibi devam ediyor yaşamınız...Aramadıklarınız unuttuklarınız olmuyor ...sevginiz aynı kalıyor da paylaşımlar değişiyor ..Ne bilim görüşemesenizde hala seviyorsunuz o insanları..yüzyüze geldiğinizde eski günleri tebesümme yadediyorsunuz ...benim arkadaşlarım tlf açtıklarında önce 5 dakika sitem ederler :S Ama ben onları unutmuyorum ki fırsatım olmuyor (ki bu mazeret değil rezil bi unutkanım ben tüü bana)

    Utandım şimdi bunları yazarken kendimden bundan sonra daha sık arayacam arkadaşlarımı (inşaallah)

    YanıtlaSil
  6. İbraam. sen kendini öldürdün bize veda ettin. Biz bunu hazmettik. Sen istedin gitmeyi. Biz değil. Seni sevdik bağrımıza bastık. Ama sen ne yaptın ben öldüm dedin. Artık bu blogda yokum dedin. Bağrımıza taş bastık. Yokluğunu kabullendik. Şimdi geldin hortladın be abii :) buna alışmamız zaman alacak. idare et haklısın yorumlar eskisi kadar değil. Ama senin hortlamana alışacağız. Sana yazdığım son yorumu hatırla. Seni sevdim demiştim. İbraam abimizi sevmiştik. sen, sevdiğimiz kadar yokluğunuda kabullendik. Ama blog dünyası vefalıdrı valla bak Ne den hortladın sen şimdi diye sormaz. Hemen bağrına basar insanı. Olsun sen her ne kadar konuya farklı yakşlaşsanda. benim içimen böyle bir yorum yazmak geçti. Bak sana diyorum ki. HOŞGELDİN. NE İYİ ETTİNDE HORTLADIN :D:D:D:D

    YanıtlaSil
  7. Bazen eskiden çok sevdiğimiz,senin tabirinle can ciğer kuzu sarması dediklerimizi uzun zaman sonra yolda görünce görmemezlikten gelir, selam bile vermekten kaçınırız..
    Bu suçluluk psikolojisi sanırım..

    YanıtlaSil
  8. @Kendi kendine konuşan (v)deli: evet sen de bizdensin. sopalık olanlardan. ancak acaba silinenlerin hiç mi suçu yok. ne yapıyorlar da böyle birden kayboluyorlar şekeri bitmiş sakız gibi.

    YanıtlaSil
  9. @SİYAH KELEBEK: Cansın. ne diyeyim:) ibramın burdaki dostlardan yana şikayeti yok. varlıgınız hep sevindirdi sağolun. zombi ibram arada döktürüyor işte. insanın içi ölmesin di mi. öte yandan diğer dostlar neden öldüler böyle. hani mahalleden arkadaşlar, kankalar. asıl demem onlara.

    YanıtlaSil
  10. @đerkenαя: evet o da var. düşünmüyor değilim. adam hasta olur bi geçmiş olsun demezsin. sonra utanırsın demeye gün geçer bu utanma daha da bir yerleşir artık bakmışsın selamsız bandosu olmuşsun. iletişim beceriksizliği bu tabi ki. başka bir boyut.

    YanıtlaSil
  11. Az önce Fornunata nın blogunda ki yazı çok hoşuma gitti. Şöyle bir cümle yazmış kendisi.

    "İnsan, neye ihtiyacı varsa onu öğretirmiş diğerlerine, ya da neyi öğrenmeye ihtiyacı varsa bazen tam zıddı ile gelirmiş ders hayatta"

    Sanırım yollarımızın birleşme nedeni de bu. Öğrenince yeni şeylere yelken açma hali bizimkisi. Dostluklarımızda bile.

    YanıtlaSil
  12. @Efsa : hepimiz alıcı kuşlar gibiyiz diyorsun sanırım. farklılıklarımızla birbirimizi keşfedip aynılaştıgımızda pupa yelken. kimbilir. belki de öyledir..

    YanıtlaSil
  13. NOT: bu arada yazdıklarımda blog dünyasından tanıdığım dostlara ait bir sitemim yoktu. Siyah kelebek yorumu vesilesiyle yanlış anlayan dostlar varsa düzeltmiş olayım. Kimse alınmasın aman:)

    YanıtlaSil
  14. Araya mesafe ve zaman girdi mi kırgınlıklar buyuyor konusulmadıkca sorunlar buyuyor oysa konusularak çözülebilir hersey ama insanlara bunu benipsetmek zor. trip daha kolayına geliyor herkesin. İşte karsımızdaki ile herseyi konusabilsek hiç böyle sorunlar olmıcaak fakat bzm insanımız malesef konusma özürlü sonra noluoo dedğin gibi unutuluyor hemde o kadr güzel yaşanmıslıklara rağmen insanlar.

    YanıtlaSil
  15. Hani "önce maşuktan düşer aşığa aşk "diyorlar ya, biz gönlümüzden silmeden bizi seven silmiyor gönlünden bizi.

    YanıtlaSil
  16. durup dururken neden şimdi hayatın anlamını sorgulattın bana psişik

    YanıtlaSil
  17. @GökçenAkan: Haklısın ama bazen karşınızdaki konuşmaktan da anlamıyor ya da her söz batıyor acıtıyor. Ters anlıyor ve anlaşılıyoruz. Sanırım yolun sonu gelince böyle oluyor.

    YanıtlaSil
  18. @siminya: düşünceli kelebekim. azıcık melankoli iyidir.

    YanıtlaSil
  19. aaaaa geri dönmüşsünüzzz harikaaaa:)))

    Yaaaa kendimi saf gibi hissettim:)insan bakmazmı haziran ayındaki yazılara:)))) google readerda bye bye yazınızı okumuştum.Çokkk güzel bir konuya değinmişsiniz.Arkadaşlarımızı dostlarımızı unutmamalıyız.Ben yıllar sonra ilkokul arkadaşlarımı buldum facebookdan.hepsi evlenmiş barklanmış.çocukları oolmuş.öyle çoook sevindim kiii:)insan yıllar geçse de o anları unutamıyor.ne mutlu kıymetini bilene:)

    YanıtlaSil
  20. yedi ay önce hayatımdan önem verdiğim iki insanı çıkardım. yazını okuyunca çok duygulandım.

    canım dediğin insanlar, sen hiç beklemezken, sana karşı ummadığın şeyler yapınca sıtkın sıyrılıyor. uzun bir süre geçince aradan objektif bakıyorsun her iki taraftada vardı hata. konuşmaya çalıştılar, barışmaya çalıştılar, kincisin dediler. kin değildi benimki eskisi gibi olamıyacağım için konuşmuyorum, selam vermiyorum. şimdi beni düşman sanıyorlar kendilerince. eski dost düşman olmuyor istesede olamaz bunu anlamıyorlar.

    karakter meselesi kimileri kolay siliyor benim gibi kimileride var büyük hatalara rağmen devam eder sahte arkadaşlığına. insan oğlu çok değişik çözmek olanaksız..

    YanıtlaSil
  21. É, adımın ilk harfi ;)

    YanıtlaSil

Buraya yorum yazabilirsiniz. Niye yazmıyorsunuz?

Çok okunan yazılar